Harper's dergisinde yayımlanan çarpıcı bir rapor, Spotify'ın alma listelerinde yer alan müziklerin büyük bir kısmının "Perfect Fit Content (PFC)" adlı bir program çerçevesinde ucuza üretildiğini ortaya koyuyor.
Raporda, Spotify’ın bireysel sanatçılara yer açmak yerine prodüksiyon şirketleriyle çok daha az maliyetle anlaşma yaparak müzik temin ettiği belirtildi. Bu müzikler, Spotify tarafından "arka plan müzikleri" olarak pazarlansa da aslında caz, elektronik, lo-fi veya klasik müzik gibi türlerden oluşuyor.
Harper's yazarı Liz Pelly’e göre, “Eğer insanlar müziklere sadece yarı dikkat ediyorsa neden tam telif ödeyelim ki?” mantığı burada devreye giriyor.
Sanatçıların Hakkı Yeniyor
Spotify’daki otantik müziklerin ön plana çıkmasını engelleyerek sanatçıların kariyerlerini olumsuz yönde etkiliyor. Perfect Fit Content ilk çıktığında şu fikir sözde benimsenmişti: "Yayınlama platformu bir meritokrasi; en iyisi zirveye çıkar." Ancak programın özü, bu ideolojiyi baltalıyor.
Spotify’ın bu stratejiyi reddettiğini ve çalma listesi editörlerinin bu programdan rahatsız olduklarını belirttiği bilgisi de raporda yer aldı.
O Yetmez Gibi Başımıza AI Çıktı
Yapay zeka her geçen gün güçleniyor ve Spotify'ın da bu teknolojiye olan ilgisini hesaba katarsak durum içler acısı hale düşüyor. Harper's raporunda, daha önceki AI sistemlerinin, sanatçılara ait telifli eserleri yasadışı kullanımla taklit ettiğini ortaya koyan kanıtlar bulunuyor.
Spotify'ın yapay zekayı özellikle "lo-fi house" veya "chill instrumental beats" gibi soft arkaplan müziklerinde kullandığı belirtiliyor.
Şayet Spotify, aynı maliyet düşürücü zihniyetle müziği AI tabanlı bir şekilde üretmeye başlarsa bu sanatçıların telif haklarını daha da zor bir duruma sokabilir.
YORUMLAR