Kişisel Veri Güvenliği Konusunda En Büyük Korkumuz Kameralar
Kişisel veri güvenliği konusunda en çok nelerden endişe ediyoruz? Yapılan bir araştırma, bu sorunun yanıtını gözler önüne serdi. İşte araştırmanın detayları!
Kişisel veri güvenliği ile ilgili oldukça önemli bir araştırma gerçekleştirildi. Dijital deneyim tasarım stüdyosu SHERPA tarafından gerçekleştirilen araştırmanın sonucuna göre en çok kameraya erişimden korkuyoruz.
Kişisel Veri Güvenliği Konusunda En Çok Endişelendiklerimiz
- Kameraya erişim (4,5)
- Fotoğraflara erişim (4,4)
- Mikrofona erişim (4,4)
- Rehbere erişim (4)
- Depolama erişimi (4
- Lokasyona erişim (3,7)
- Lokal ağa erişim (3,7)
- Sağlık bilgilerine erişim (3,6)
- Arka planda uygulama yenileme (3,2)
Dijital deneyim tasarım stüdyosu SHERPA, veri güvenliğine ilişkin bir araştırma yaptı. 135 kişinin katıldığı araştırmada, kullanıcıların veri güvenliğine dair hassasiyetleri tespit edildi ve bu gibi durumlarda nasıl bir tepki gösterildiği ortaya kondu. SHERPA, bu konuda yapılmış diğer araştırma ve raporları da inceleyerek gizlilik ve veri koruma raporunu yayımladı.
Katılımcılar, lokasyon, rehber, fotoğraf, mikrofon, lokal ağ, depolama, sağlık bilgileri, kamera, arka planda uygulama yenileme erişimi talep edildiğinde duydukları endişeyi 1 ile 5 arasında puanladı. Verilen yanıtlara göre internet kullanıcıları en çok kamera erişiminden endişe duyuyor. En az endişe duyulan ise arka planda uygulama yenileme oldu.
SHERPA’da Head of Strategy & MIS görevini yürüten Alper Gökalp "Araştırma sonucuna göre katılımcıların en sık kullandığı birinci uygulama %43,8 oranıyla mesajlaşma uygulamaları ve %43,1 oranıyla da sosyal medya uygulamalarıyken, katılımcıların kullandıkları bu mesajlaşma ve sosyal medya uygulamalarına ne kadar güvendiklerini 1 ve 5 arasında puanlamalarını talep ettiğimizde %40,8 ile ‘3 puan’ verdiler" dedi.
Gökalp, "Bu bulgunun ışığında, kişisel verilerimizin nasıl saklandığı ve kullanıldığı konularında yeterince bilgi sahibi olmasak ve bu bilgileri yönetemediğimizi düşünsek de en sık kullandığımız uygulamalara güven duyma konusunda kendimizi ikna etme eğilimindeyiz” ifadelerini kullandı ve açıklamasına şu şekilde devam etti:
"Dijital ağlara sadece bilgi edinmek için değil, otonom deneyimlere imkan sağlamak için bağlanmaya başladıkça insan işi dijital sistemlerin algoritmik olarak kullanıcının yerine karar almaya hazır olacak."
"SHERPA olarak gerçekleştirmiş olduğumuz araştırmanın sonuçları ve literatür taramaları bize şunu gösterdi: Sistemler tarafından vadedilen konforun bedelinin ne olacağını halen sorgulamıyoruz. Sistem yaratıcılarının ‘Merak etmeyin, kontrol sizde’ söylemlerine inanmak ile özgür irademizin yegane sahibi kalmak ve beraberinde getireceği ‘yoksunluk’larla baş edebilmenin ayrımındayız."