Bilgisayarlarda yaptığımız işlemlerin ve aktivitelerin bazıları çoğu ülkede siber suç kapsamına giriyor. Biz farkına varmasak da, hemen her gün siber suç işleyebiliyoruz.
Çoğumu bilinçli ya da bilinçsiz olarak zaman zaman kuralları çiğneyebiliyoruz. Aynı durum çevrimiçi dünyada da geçerli. Her birimiz her gün bilinçli ya da bilinçsiz, normal şartlarda yasak olan türlü aktivite yaparak siber suç sınırlarını zorluyoruz.
Bu masum sandığımız ama aslında hiç de öyle kabul edilmeyen aktiviteler, güvenlik araştırma raporlarında şöyle sıralanıyorlar:
- Bir başka kullanıcının şifrelerine ulaşmaya çalışmak
- Bir başka kullanıcının çevrimiçi hareketlerini takip etmek
- Torrent indirmek, paylaşmak ve yüklemek (film-dizi-müzik vb.)
- “Crack” tabir edilen yazılımlarla uygulamaları lisanslamak
- Bu “crack” yazılımlarını paylaşmak
- Oyun kopyalamak, dağıtmak - oyun sunucularında hile yapmak, küfür etmek, diğer oyunculara kişisel saldırıda bulunmak
- Oyun lisans numarası üretmek için “activator” kullanmak
- Bir başkasının e-posta ve özel yazışmalarını kopyalamak – okumak ve paylaşmak
- Siber sarkıntılık
- Lisans hakkı olan video ve resimleri kullanmak, paylaşmak ve yaymak
- Kötücül yazılım yaymak ya da buna araç olmak
- Sosyal sitelerde küfür etmek, zorbalık yapmak
- Irkçı paylaşımlarda bulunmak ve nefret söylemleri paylaşmak
- Bir arkadaşınızın şifrelerine omuz üzerinden göz atmak
Bunlar genel olarak bakıldığında çoğunlukla günlük PC aktivitelerimizden sadece bazıları. Bu listeyi artırmak mümkün. Ülkemizde çoğu için henüz ağır yaptırımlar olmasa da (sosyal medya üzerinde sıkı yaptırımlar var aslında) Avrupa ve ABD’de bu saydıklarımız yüzünden çok ağır cezalara çarptırılmış yüzbinlerce dava dosyası mevcut. Bu yukarıdakilerden her biri hakkında (tek tek olsa bile) suç duyurusu yapılsaydı, büyük ihtimalle Türkiye'de internet kullanıcısı kalmazdı.
Türkiye'de Siber Suçlular Ellerini Kollarını Sallayarak Dolaşıyorlar
Türkiye Geç Kaldığı Bir Konuda İlk Araştırma Merkezini Kurdu
YORUMLAR