Doc. Dr. Ümit Savaşçı tarafından paylaşılan bilgilere göre erkeklerde koronavirüsün kalıcı olarak kısırlığa yol açtığı ispatlandı. COVID-19, damarlarda küçük küçük pıhtılar oluşturduğundan ve bazı organların beslenmesini bozduğundan ötürü erkekler bu durumdan olumsuz etkileniyor. Konu hakkında merak edilen bütün ayrıntılar haberimizde.
Erkeklerde Koronavirüs Kısırlık Sorununu Beraberinde Getiriyor
Sağlık Bilimleri Üniversitesi Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Ümit Savaşçı, yurt dışındaki araştırmalara göre yeni tip koronavirüse yakalanan erkeklerin kalıcı kısırlık sorunu ile karşı karşıya kaldığının ispatlandığını ve bu konu ile ilgili çalışmaların önümüzdeki günlerde Türkiye'de de yapılacağını ifade etti.
Doç. Dr. Savaşçı, konu hakkında yapmış olduğu açıklamada, "Özellikle erkeklerde bu da ispatlanmış bir çalışmadır; üreme hücrelerinde tüplerini etkileyecek vaziyette, pıhtı atma suretiyle beslenmesini bozarak kalıcı kısırlığa neden olabileceğine ilişkin çok önemli yayınlar dile getirildi. Hastalığı ağır geçirmişse kişide kalıcı hasarlar kalabiliyor. Üroloji kliniği ile takip ediliyor bu, şu anda testler yapılıyor. İleriki dönemlerde bu tür yansımaları topluma mutlaka olacaktır" sözlerini kullandı.
Koronavirüse yakalanmanın erkeklerde kısırlık gibi sorunlara yol açabileceğine değinen Doç Dr. Savaşçı, konuya dair açıklamasına şu şekilde devam etti:
"Özelikle kadınlarda saç dökülmesine neden olduğuna dair yayınlar var. Kalıcı diş kayıplarına neden olduğuna dair yayınlar var. Çünkü koronavirüs hastalığı damarlarda küçük küçük pıhtılar oluşturuyor ve bazı organların beslenmesini bozuyor. Damarları da etkiliyor. Etkilediği, beslenmesi bozulan organlarda, bir dalın kuruması gibi, saçlar etkilenirse saç dökülmesi, diş kaybı, erkeklerde kısırlık gibi, kalpte ritim bozukluğu, kalp yetmezliği gibi çeşitli belirtilere neden olabiliyor. Özellikle koronavirüs ilaçlarına kan sulandırıcıların eklenmesi bu durumda önemli hale geliyor. Pıhtı atmasının önlenmesi tedavide çok önemli bir basamak haline geldi."
En çok koku ve tat kaybının uzun süre düzelmediği yönünde şikayetlerin görüldüğünü belirten Doç Dr. Savaşçı, "6 ayın üzerinde toku ve tat kaybı olan hastalarımız var. Özellikle biz koku egzersizi yaptırıyoruz; gün içinde 3-4 kez kahve koklama gibi. Şu an herhangi kullanacağımız lokal bir sprey gibi bir madde yok. Buradaki sinir uçlarında virüse bağlı bir harabiyet gerçekleştiği için zamanla bunun geri dönüşünü bekleyeceğiz. Biraz sabırlı olacağız. Bu güne kadar kalıcı hasar yapmadığını biliyoruz. Zamanla koku ve tat kaybı geri gelecektir, bunda bir endişe hissetmesinler" sözlerini kullandı.
YORUMLAR