Geçtiğimiz yılın sonundan bu yana yaşam tarzımızı şekillendiren ve ana gündeme yön veren yeni tip koronavirüs ile ilgili araştırmalar sürdükçe, virüsle ve yol açtığı semptomlarla ilgili daha fazla detaya ulaşmaya devam ediyoruz. Bazı yeni araştırmalarla birlikte Covid-19'un gizli semptomu ortaya çıkmış olabilir.
Temel olarak baktığımızda yeni tip koronavirüsün yol açtığı semptomların önemli bir kısmı gribe yol açan virüsün yol açtığı semptomlar ile önemli bir benzerlik gösteriyor. Burada en ayırıcı tanılardan birisi tat ve koku kaybı olsa da, bu semptom da her hastada gözlemlenmiyor.
Covid-19'un Gizli Semptomu Ne?
The Open Universitat Oberta de Catalunya bünyesinde görev alan araştırmacılar tarafından yapılan yeni bir çalışmaya göre Covid-19'un semptomlarından birisi deliryum olabilir. Ufak bir başlangıç olması adına deliryum: kafa karışıklığı, kısa süreli hafıza kaybı, konsantrasyon güçlüğü, ani ruh hali değişiklikleri ve uyku sorunları gibi çeşitli bilişsel sorunları kapsayan geniş ölçekli bir rahatsızlıktır.
HSOA Journal of Clinical Immunology and Immunotherapy isimli bilimsel dergide yayımlanan bu çalışmada deliryum başlangıcının ve / veya gelişiminin beyinde hipoksi ve oksijen eksikliğine ve / veya sitokin salınım fırtınasına bağlı nöronal inflamasyon dahil birçok faktöre bağlı olduğu belirtildi.
Vücudun beyin gibi bir bölgesinin doku düzeyinde oksijen yoksunluğunu ifade eden hipoksi, nörolojik hasarlara yol açabilen ve sonuçta nöronal şişlik ve beyin ödemi ile sonuçlanabilen bir sorun olarak öne çıkıyor. Araştırma ekibinden Javier Correa, "Deliryum kişinin rüya görüyormuş gibi gerçeklikle temastan kaçındığı kafa karışıklığı durumudur." dedi.
Bu araştırmanın pek de şaşırtıcı olmadığını söyleyebiliriz çünkü bilişsel işlevdeki düşüş, hastalarda sıklıkla görülen bir sorun. Bu ayın başında yaklaşık seksen beş bin hasta ile yapılan bir çalışmada şiddetli semptomlara maruz kalan bireylerin iyileşmeden aylar sonra dahi beyin işlevlerinde düşüş yaşadığı gözlemlenmişti.
Bazı durumlarda bu işlevsel düşüş, beynin on yıl yaşlanmasına eş değer etkiler yarattı. Peki siz bu araştırma hakkında ne düşünüyorsunuz? Konu hakkındaki görüşlerinizi hemen aşağıda yer alan yorumlar sekmesinden bizlerle paylaşmayı unutmayın.
YORUMLAR