Blockchain teknolojisi, insanların yapay zekanın geleceği ile ilgili daha olumlu düşünmesine yardımcı olabilir mi? Bu soruyu yanıtlamadan önce söz konusu teknolojinin temel niteliklerini kavramak gerekiyor.
Blok zincirinin temel özellikleri, LoginRadius'un kurucu ortağı Deepak Gupta tarafından şu şekilde sıralanıyor:
- Geleneksel bankacılık modelinin aksine ağın üzerinde bir denetleme işlevini üstlenen otorite bulunmuyor. İşlemler bir yönlendirici taraf olmadan gerçekleştirilebiliyor.
- Veriler sabit bir yerde depolanmıyor.
- Gerçekleştirilen eylemler daha sonra hiç kimse tarafından değiştirilemiyor. Hatalı işlemin tek çözüm yolu, yeni bir işlem başlatmaktan geçiyor.
Yapay zekaya güven duymak için onun da başlıca özelliklerini bilmek gerekiyor. Gupta, bunları da şu şekilde sıralıyor:
- Yapay zeka teknolojisi aşamalı bir öğrenme algoritması sayesinde çevreye hızla uyum sağlıyor. Bu da onu oldukça uyarlı hale getiriyor. Çevreyi gözlemliyor ve bir işlemi nasıl daha iyi yapabileceğini hızlıca öğreniyor.
- Milyarlarca veriyi insanlara kıyasla çok daha kısa süre içinde analiz edebilir.
- İnsanların müdahalesine gerek olmadan belirli görevleri yerine getirebilir.
Blockchain Teknolojisi ve Yapay Zeka Birleşimi Nasıl Olur?
Yüzyılın en önemli fizikçilerinden biri olan Stephen Hawking, yapay zekanın üst düzeye gelmesi halinde insanın ırkının sonunu getirebileceğini söyledi.
Teknolojinin gelişimi ile güven, insan ve teknoloji etkileşimlerinde daha çok öneme sahip oldu. İnsanlar geçmişte teknolojiye çok güveniyordu çünkü kendinden bekleneni yaparak günlük hayatı kolaylaştırıyordu.
Elbette ki yapay zekanın büyük bir ilerleme kaydederek tarih sahnesinde yerini alması ile belli başlı sorunlar ortaya çıktı:
- Açıklık: Yapay zeka tabanlı uygulamalar, belli başlı durumlar karşısında hızlıca çözüm yolu oluşturabilmek için uyarlanabilir ve tepkisel olacak şekilde geliştirildi. Sıradan bir insan yapay zekayı iyi bir amaçla da kullanabilir, kötü bir amaçla da kullanabilir. Bu nedenle insanların AI tabanlı sistemlere pek güvenmediğini söylemek yanlış sayılmaz.
- Şeffaflık: insanların yapay zeka tabanlı uygulamalara güvenmemesi aslında biraz da şeffaflığın neredeyse hiç olmamasından kaynaklanıyor. Yapay zeka üzerinde çalışan geliştiricilerin kişisel verilerin nasıl kullanıldığı hakkında daha fazla ayrıntı sunması gerekiyor. Buna ek olarak kullanıcı verilerinin kullanım biçiminin risklerini de netleştirmesi büyük önem taşıyor.
- Gizlilik: Yapay zeka, veri toplama ve işleme sürecini çok daha kolay hale getirdi. Bununla birlikte büyük şirketlerin çok büyük miktarda veri toplaması da inanılmaz kolay bir hal aldı. Kullanıcılardan toplanan veriler de kullanıcıların gizliliğine zarar verebilecek seviyeye geldi.
Yapay zekaya bu açıdan bakıldığında desteklenecek bir yanı neredeyse görünmüyor. Peki, bu teknoloji insanların yapay zekaya güvenmesini sağlayabilir mi?
Söz konusu teknoloji aslına bakılacak olursa kullanıcıların güvenini kazanmada oldukça büyük rol oynayabilir. Bunu da şunlar sayesinde yapabilir:
- Kullanıcı verileri güvende olur. Blockchain teknolojisi, kullanıcının izni olmadan verilere erişilmesinin önüne geçebilir.
- Dağıtılmış veri paylaşım biçimi, AI tabanlı uygulamalardaki güvenlik sorununu azaltmada büyük rol oynayabilir. Kötü niyetli kimselerin saldırabileceği merkezi bir nokta olmadığından veriler de son derece güvende olur.
- Verilere yetkisiz erişilmesi ya da müdahale edilmesi olanaksız olur.
- Akıllı sözleşme, DAO (Merkezi Olmayan Otonom Organizasyon) vb. sayesinde daha yüksek verimlilik elde edilmesini sağlar.
- Blockchain teknolojisi, yapay zekanın çeşitli eksikliklerini tamamlayabilir.
YORUMLAR