Betonun karbon salınımı dünya iklimini değiştirmeye yetiyor. Beton bir ülke olsaydı, yalnızca Çin ve Amerika Birleşik Devletleri'nin ardından dünyada en büyük üçüncü sera gazı salan ülke olurdu.
ABD ve Çin'den sonra en çok karbondioksit betonlardan geliyor. Peki ya küresel konut, inşaat ve altyapı için gerekli olan bu malzeme, gezegene nasıl daha az zarar verebilir?
Beton ne kadar kötü olabilir ki diye düşünüyor olabilirsiniz. Ancak çimento, her saniye yaklaşık 150 tonluk bir oranda beton yapmak için tüketilen, dünyada en çok kullanılan malzemedir.
Küresel Çimento ve Beton Birliği'ne (GCCA) göre, her yıl yaklaşık 14 milyar metreküp beton dökülüyor. Tek başına çimento üretimi, küresel CO2 emisyonlarının yüzde yedisini oluşturuyor ve bu, havacılık tarafından üretilen emisyonların üç katı.
BM'nin Hükümetler Arası İklim Değişikliği Paneli'ne önemli bir katkıda bulunan Valerie Masson-Delmotte AFP'ye verdiği demeçte, "Bu, Çin ve ABD'nin hemen arkasındaki Avrupa Birliği veya Hindistan'dan gelen tüm emisyonlardan daha fazla" dedi.
Betonun karbon salınımı dünyada üçüncü
Çimento, betondaki çakıl ve taşları bir arada tutan ana bağlayıcıdır. Esas olarak bir fırında kil ve kireç taşının pişirilmesiyle üretilen bir kalıntı olan klinkerden yapılır, ancak ısındığında karbondioksit üretiir.
Bir ton çimento üretmek için 1.400 santigrat dereceye kadar pişirme işlemi kabaca bir ton karbondioksit üretir. 200 yılı aşkın bir süre önce çimentonun ilk üretilmesinden bu yana değişmeyen bu kimyasal reaksiyon, sektör emisyonlarının yüzde 70'inden sorumludur. Kalan yüzde 30 ise fırınları ateşlemek için kullanılan enerjiden geliyor.
Beton endüstrisi, 2050 yılına kadar karbon nötr olmak istediğini söyledi. Ekim ayında, 2030 yılına kadar emisyonlarını "yüzde 25 daha" azaltma hedefini belirledi. Bu, on yıl boyunca yaklaşık beş milyar ton karbondioksit tasarrufu sağlayacak.
Çin Ulusal İnşaat Malzemesi Şirketi gibi devlet tarafından işletilen devler, endüstrinin karbonsuzlaştırılmasında "kendi rollerini oynama" sözü verdiler.
Ölçeğin diğer ucunda birkaç start-up, emisyonlardan tasarruf etmenin yeni yollarını buluyor. ABD merkezli Solidia, CO2'yi yakalayıp beton karışımını kurutmak için kullanmayı ve böylece üretimde ihtiyaç duyulan su miktarını en aza indirmeyi planlıyor.
Kanada'da CarbonCure, sıvılaştırılmış CO2'nin betona nasıl enjekte edileceğini ve nasıl saklanacağını araştırıyor. Belki de en önemlisi endüstri, geri dönüştürülmüş malzemelerden yapılmış yeni "yeşil" çimentolar geliştirmeye güveniyor.
YORUMLAR