Sosyal Video Platformları Hakkında Bilmek İsteyeceğiniz İnce Detaylar

Sosyal mecralarda videonun, resim paylaşmaktan daha öne geçtiğini söylemek için önemli sebeplerimiz var.

Sosyal Video Platformları Hakkında Bilmek İsteyeceğiniz İnce Detaylar

Pek fazla farkına varmasak da sosyal mecralarda video iletişim ve paylaşımının çok arttığını, hatta kabuk değiştirdiğini söylemek yanlış olmaz. 10 yıl önceki YouTube ile bugünkü halini karşılaştırdığımızda bile bunu kolayca anlamak mümkün olabiliyor. Sadece YouTube değil bir mikro blog sitesi olan Twitter, dev mecra Facebook ve fotoğraf paylaşım sitesi Instagram bile artık videoya fotoğraf paylaşımından daha fazla önem veriyor.

Bunun yanı sıra canlı yayınların son iki yıldır önlenemez yükselişini Meerkat ve Periscope gibi uygulamaların neredeyse her cep telefonunda bulunduğunu da göz önüne alırsak sosyal mecralarda videonun, resim paylaşmaktan daha öne geçtiğini söylemek çok da abartılı durmuyor.

2005 yılından itibaren YouTube’un parlamasıyla birlikte sosyal medya platformları video paylaşımını çekici buldular. Apple Tunes, Blip, Dailymotion, Metacafe, Myspace ve benzeri birçok sosyal ağ doğdu ve her ihtiyacı karşılayabilecek içerikleri bünyelerine, özellikle videolara ağırlık vererek almaya başladılar. Bundan iki yıl öncesine kadar sosyal mecraların video paylaşımları klişe bir yöntem izliyordu, ancak 360 derece video, 2K kalitesinde video, sanal gerçek çalışmalarla sosyal ağlarda videonun geleceği de yeniden şekillendirilmiş oldular.

2005 yılında birbirine benzeyen homojen yapıya sahip video ağları için bugün aynı şeyi söylemek mümkün değil. YouTube’a rakip neredeyse 15 kadar sosyal video mecrası, tamamen farklı kulvarda takılıyor, hem çeşitlilik yaratıyor, hem de hedef kitleyi çeşitlendiriyorlar. 

İçerik odaklı video siteleri

YouTube kendi içerisinde videoları sınıflandırmaya özen gösterirken, son 3 senedir içerik odaklı video kanalları yükseliş dönemine girdi. YouTube gibi milyarlarca video arasından, özel ve kullanıcının ilgi alanına doğrudan hitap eden bir video bulunabilmesi neredeyse imkansızken, özel içerik odaklı web siteleri bu karmaşadan faydalanarak yükseldiler. BuzzFeed, HuffPost, ViralNova ve 9Gag bunlardan sadece birkaçı. Üstelik bu ağlar sadece video sunmakla kalmadılar kaliteli içerik üreterek kullanıcılarını her yönden memnun etmeyi başardılar. 

YouTube

Elbette bu akımın öncüsü olarak YouTube, hem arşivi hem de kullanıcı sayısı bakımından dikkatle değerlendirdiği bu kimyayı reklam gelirine en hızlı dönüştürebilen tek kurum oldu. Öte yandan Google’ın gücüyle de sırtının yere gelmeyeceği kesin. Ancak 10 yıllık bir rehavetin ardından hala çok fazla içerik değişikliğine gidebilmiş değil. Tamam, video kaliteleri yükseliyor ve teknolojinin burnunun dibinden ayrılmayarak 360 derece ve sanal gerçeklik, hatta 3B videoları bile barındırabiliyor ama biraz da gerçekçi olalım.

YouTube artık sadece videoların park ettiği dev bir garajdan ibaret değil mi? Milyonlarca konuda, bir o kadar da kanala sahip olan YouTube, bir “kategori çöplüğüne” dönüşmedi mi sizce? Üstelik bir video aramanın neredeyse samanlıkta iğne aramakla aynı eforu sar etmemize sahip olan o kemikleşmiş ama kireçlenmiş alt yapısı daha kaç sene gidebilir?

Facebook

YouTube'a verip veriştiriyorum ama Facebook tam bir muamma. YouTube en azından belli bir sınıflandırma disiplinine sahip. Facebook’da buna rastlayanınız oldu mu? Sosyal ağ videoculuğunun tüm dezavantajlarını yaşayan Facebook bugün “ben bir video sosyal ağıyım” diye hiç göğsünü gere gere dolaşmamalı, hatta “ben nasıl bu hale geldim” diye oturup bir çare bulmalı. Hem bir tüketim, hem de bir sunum mecrası olan Facebook, videoları kendi sosyal ağ algoritmasında sırf “olmuşken video da koyalım” mantığıyla başlatarak, okyanusta batmak üzere olan Titanic edasıyla geziniyor.

1 milyar 400 milyon kullanıcısının her gün minimum 500 milyonunun çevrimiçi olduğu Facebook kullanıcısına video hizmeti vermiyor, veriyor diyen bir daha düşünsün. Kullanıcıların videoları rastgele paylaştıkları, bir içerik düzeni ve dirliği olmayan Facebook, yine de tüm bu dezavantajlara rağmen YouTube’a rakip. Oysa tıklama bazında hesap yapıldığında işin rengi de başka. Facebook’un otomatik oynat seçeneği, sayfada üzerine gelinen her videoyu ilk 5’inci saniyesinden sonra değerlendirmeye tabi tutuyor. Bu özellik kapalıysa o da aynı YouTube gibi tıklama sayıyor. YouTube videolarını Facebook’a gömmek ise bu hesapları içinden daha çıkılmaz hale getiriyor.  

Snapchat

Video içeriği konusunda diğerlerinden çok farklı bir konuma oturan Snapchat, kişiye ve gruplara özel bir video paylaşım ağı. Bu paylaşımlara video demek bile biraz yanlış olabilir. Snapchat, kullanıcıların fotoğraf ve video çekebildikleri, bunların üzerine not ekleyerek belli bir süreliğine paylaştıkları (1-10 sn.) bir sosyal mesajlaşma platformu. Yani ortada kalıcı bir içerik yok. Peki, bir video sosyal ağı mı? Evet. Şaşırtıcı değil mi? Aslında değil, Snapchat’in amacı bireysel sosyal ağ mantığını sonuna kadar destekleyen basit bir alt yapıdan ibaret. Ne yapıyorsan paylaş herkes görsün sonra unutalım gitsin” tadında hazırlanan bu site sosyal ağlarda video hizmetinin geleceğini, hatta gittiği noktayı işaret ediyor.

Sadece Android ve iOS üzerinde çalışan Snapchat’in neden sadece bu platformlarda çalıştığını sorgulayacak olursak, çevrimiçi alışkanlığının tamamen mobil dünyaya kaymasını gösterebiliriz. Gelecek mobilde çünkü. Aynı özellik Periscope ve Meerkat’ta da var. Snapchat, Periscope ve Meerkat diyor ki; “İnsanlar artık evde durmuyor, dursa da bilgisayara girmiyor, herkesin elinde bir telefon var öyleyse neden var olmayalım?”

Çünkü video içeriği bir yerden alıp paylaşmakla, kullanıcının kendi üretmesi arasında dağlar kadar fark var. Birincisi daha orijinal, ikincisi seyircisi hazır, üçüncüsü her platforma tek platformdan ulaşabiliyor, dördüncüsü… Tamam, saymakla bitmeyecek. Ancak Snapchat, Meerkat ve Periscope asla bir Facebook ve YouTube değil. Zaten olmayı da hedeflemiyorlar. 

Vine video - Instagram video

Ayını Periscope gibi Twitter’ın sahibi olduğu Vine, kısa videolar paylaşmaya yarayan bir cep telefonu uygulaması. Twitter nasıl gönderilerde 140 karakter sınırı koyuyorsa, Vine’da aynı kuralı 6 saniye video çekmemize izin vererek sürdürüyor.

Soru şu, 6 saniyelik bir video gerçekten bir video içeriği oluşturabilir mi? Cevap da şu, evet oluşturabilir. Mobil çevrimiçi yaşam sandığımız gibi basit bir döngü değil. Bunun bir de aktüel yanı var. Nasıl Periscope ve Meerkat buna canlı yayın yaparak hizmet ediyorsa, Vine’da anlık yayınla katkıda bulunuyor. Vine videolar genellikle eğlenmek amaçlı çekiliyor olsa da etrafımızda olup biten aktüel haberlerinde hızla paylaşılmasında önemli bir rol oynuyorlar. Aynı durum artık Instagram içinde geçerli, uzun uzun anlatmaya gerek yok tıpkısının neredeyse aynısı. 

Canlı yayın mantığı

İnternet üzerinden canlı yayın mantığını kimin başlattığını hemen söyleyeyim mi size? 1993 yılının 24 Temmuzu’nda Severe Tire Damage isimli bir garaj Rock grubunun canlı performansı internet tarihinin ilk canlı video yayınıdır. Tamam, milyonlara hitap etmedi ama bir Apple bilgisayar ve son derece basit bir LAN altyapısı kullanılarak Cambridge Üniversitesinin de desteğiyle yapılmıştı. Neyse bu sadece merakınızı gidermek için minik bir bilgiydi. Aşağıda bu ilk canlı yayının bant yayınını izleyebilirsiniz.

Gelelim bugüne. Canlı yayınlar altın çağını ESL, yani Electronic Sports League’a borçlular. Canlı yayınlanan oyun turnuvaları normal spor turnuvalarından daha fazla izleniyorlar. Canlı yayın mantığını bireysel olarak gerçekleştirebildiğiniz gibi, Twitch benzeri sitelerden de faydalanabiliyorsunuz.  Canlı yayın video yayınlamak da son 4 yıldır video sosyal ağ yapısının perspektifini oldukça değiştirdi. Bu alt yapıya Periscope ve Meerkat’ın da dahil olması video sosyal ağlar mantığını, içeriğini, alt yapısını tamamen bir sonraki seviyeye taşıyor.

Son söz

Şöyle ki, geleneksel video sosyal ağ alt yapılarının her zaman bir müşterisi olacak. Elbette yok olmayacaklar. Ancak sosyal medya ve sosyal ağ kavramı işin içine video girdiği zaman artık o kadar da geleneksel değil. Facebook ve YouTube’un da bunu acilen ciddiye alması gerekiyor. Hoş benim Facebook’tan yana hiç umudum yok ya, neyse.

YouTube, Şahit Olduğumuz Olayları Yayınlayabileceğimiz Bir Kanal Açıyor

Facebook Yapay Zekayı Kullanıcılarına Nasıl Sunacağını Açıkladı

Periscope Güncellendi, Artık Türkçe