Resident Evil 7 İncelemesi

Resident Evil 7 inceleme yazımızda oyunun grafikleri, sesleri, oynanışı ve hikayesini detaylı olarak değerlendiriyoruz

Can Erdil Şentürk -

2017 geldi ve dolu dolu geldi. Yeni senenin ilk hit oyunu Resident Evil 7 geçtiğimiz günlerde çıkış yaptı ve oyuncuların beğenisine sunuldu. Oyunu oynayıp hakkında kapsamlı bir fikir elde ettikten sonra bu Resident Evil 7 incelemesi ile size oyun hakkındaki izlenimlerimizi aktaracağız. Survival Horror türündeki korku oyunu çıkışından önce yayınlanan demosuyla dikkatleri üzerine toplamayı başarmıştı. Bunun sebebi tamamen değiştirilen oyun mekanikleriydi. Resident Evil 7, seri içinde FPS sistemine geçen ilk oyundu.

Resident Evil serisi ile ilk tanıştığımızda oyunu sabit dış kamera açılarıyla oynamıştık. Serinin 2. ve 3. oyunu da aynı oyun sistemine sahipti. Resident Evil 4 ile 3. şahıs kamera açısına geçilmiş, bu durum Resident Evil 5 ve Resident Evil 6'da da devam etmişti.

Günümüzden 4 yıl önce, 2013 yılında Resident Evil serisinin ana hikaye çizgisine bağlı son oyunu Resident Evil 6'yı incelemiştim ve önceki Resident Evil oyunlarından sonra Resident Evil 6'nın bende nasıl bir hayal kırıklığı yarattığını sizlerle paylaşmıştım. Capcom, bu oyundan sonra Resident Evil serisinde alternatif hikaye çizgilerine yönelen ve Resident Evil oyunları arasında kalan boşlukları dolduran Resident Evil Revelations gibi oyunlar geliştirmiş, serinin ilk oyunlarını günümüz teknolojisiyle yenileyerek tekrar satışa sunmuştu. Bu oyunlar Resident Evil 6'ya göre çok daha başarılı olmuşlardı.

Resident Evil 7 ise seri için tamamen yeni bir sayfa olarak değerlendirilebilir. Outlast gibi oyunlar ile ilgi gören FPS oyun sistemi Resident Evil serisi ile uyumlu olmuş mu? Resident Evil 7 serinin önceki oyunlarıyla tamamen farklı bir oyun mu? Resident Evil 7 başka neleri değiştiriyor? Oyunun grafikleri, sesleri ve teknolojik altyapısı nasıl bir oyun tecrübesi yaşatıyor? İşte bu soruların cevaplarını bu yazımızda bulabileceksiniz.

İncelememize başlamadan önce Resident Evil serisini ilk oyunundan beri takip ettiğimi belirtmekte fayda var. Resident Evil 6'yı bir hayal kırıklığı olarak gördüğümü de paylaşmıştım. Outlast oynamıştım ve  bu oyunda aksiyonun olmamasından ötürü sıkılıp oyunu oynamayı bırakmıştım. Bu tarz sadece bulmaca çözme odaklı olan, oyuncunun ipucu toplamak ve bulmacaları çözmek dışında pasif kaldığı korku oyunlarını nedense bir türlü sevemedim. Bu bilgileri paylaşmamın sebebi ise Resident Evil 7'yi beğenmemin bir hayli zor olduğunu size anlatmak.

Raccoon City Felaketinin 19 Sene Ardından

Resident Evil serisinde önemli bir yere sahip olan Raccoon City adlı şehir, zombi felaketinin patlak verdiği ilk yerlerden biriydi. Bu şehirde geçen olaylar 1998 yılında başlamıştı. Resident Evil 7'de ise tamamen farklı bir yere ve zaman dilimine yolculuk ediyoruz. Resident Evil 7, günümüzde geçen bir hikayeye sahip. Üstelik tamamen yeni kahramanlar karşımıza çıkıyor. Yani serinin baş roldeki kahramanları olan Leon, Claire, Chris, Jill ve Ada Wong gibi kahramanlar yeni oyunda karşımıza çıkmıyor.

Resident Evil 7'de ana kahramanımız Ethan adlı, serinin önceki oyunlarında karşımıza çıkmayan bir kahraman. Ethan'ın macerası ise yıllardır kayıp olan Mia adlı karısından aldığı gizemli bir mesajla başlıyor. Bebek bakıcılığı yapan karısı, kendisinden hiçbir haber alınamadan geçen 3 yılın ardından, kafalarda soru işareti bırakan bir elektronik postayla Ethan'ın karşısına çıkıyor. Bunun üzerine Ethan, Mia'nın bakıcılık yaptığı bataklığın yakınlarındaki eve doğru yola çıkıyor.

Resident Evil 7'nin hikayesinin önceki oyunlarla açık bir bağlantısının olmaması Capcom tarafından alınmış cesurca bir karar. Serinin hayranları bu durumu biraz hayal kırıcı bulabilir. Fakat ben oyunu oynamaya devam ettikçe hikayeyi daha ilgi çekici bulmaya başladım.

Resident Evil 7'nin hikaye anlatımı gerçekten başarılı olmuş. Oyun size kendinizi bir korku filmindeymişsiniz gibi hissettirecek sahneler sunuyor. Bu sahnelerin uzunluğu ise kararında olmuş, yani oyundan kopmadan ve sıkılmadan hikayeyi takip edebiliyorsunuz. Ayrıca sahnelerde tam anlamıyla pasif de kalmıyorsunuz, yapacağınız eylemlerle aksiyona katılmaktasınız. Bu kısa sinematiklerdeki mimikler, oyunculuklar ve animasyonlar ise harika. Resident Evil 7'de uzun süre aklınızdan çıkmayacak kan dondurucu sahnelerle karşılaşacaksınız. 

Resident Evil 7 oynadıktan sonra Capcom'un oyunun hikayesini oluştururken ünlü korku filmlerini ve korku oyunlarını iyi bir şekilde analiz ettiğini söyleyebilirim. FEAR oyunlarında, The Ring, The Exorcist, 13. Cuma ve Testere filmleri gibi filmlerde karşılaştığınız sahnelere benzer sahneler görmeye hazırlıklı olun. Ayrıca Resident Evil 7 ile birlikte "vahşet" ciddi bir öğe olarak seriye dahil ediliyor. Önceki oyunlarda zombiler ve bolca kan görmeye alışmış olsak da Resident Evil 7'de cidden gözlerinizi kapamak isteyebileceğiniz anlar yaşayabilirsiniz. Resident Evil 7, size kendisini tekrar oynattıracak, sürprizlerle dolu bir hikayeye sahip.

Bir Efsanenin Doğuşu: RE Engine

Resident Evil 7'nin sunduğu yenilikler oyunun hikayesiyle sınırlı değil. RE Engine adı verilen yeni oyun motoru tam anlamıyla günümüze yakışır bir oyun motoru olmuş.

Resident Evil 7'yi grafikler açısından değerlendirecek olursak oyunun göz alıcı olduğunu söyleyebilirim. Hatırlayacağınız üzere Resident Evil 6'yı çıktığı dönemin teknolojisinden kopuk bir oyun olarak tanımlamıştım. Resident Evil 6'da kaplamalar o kadar kalitesizdi ki oyun size YouTube üzerinde 360p çözünürlükle video izliyormuşsunuz hissi yaratıyordu. Anlaşılan o ki, Capcom geçen 4 yılı iyi bir şekilde değerlendirmiş ve eksiklerini kapatmak için büyük çaba göstermiş.

Resident Evil 7'de karakter modellemeleri oldukça yüksek detay seviyesine sahip. Saçlar, sakallar, yüz hatları, giysiler, cilt detayları, yara ve bereler, gerçek zamanlı dönüşümler herhangi bir kusura sahip değil. Yüz ve hareket animasyonları bir hayli gerçekçi. Oyundaki kaplamalar da başarılı. Dökülen duvarlar, rutubetten çürümüş yüzeyler, mobilyalar, toprak, ahşap, fayans ve beton yüzeyler oyunun grafiklerinin gerçek görüntülerden ayırt edilmesini güçleştiriyor.

Resident Evil 7'de ışık yansımaları da mükemmel görünüyor. Oyunun büyük bölümünün karanlık ortamlarda geçtiği düşünülürse ışık kullanımının büyük önem taşıdığı söylenebilir. Çoğu zaman el fenerinizle yolunuzu bulmanız gerekiyor; fakat el feneriniz sadece belli bir etki alanına sahip. Yakın mesafeniz haricini görmek için o noktaya doğru yürüyerek etrafı aydınlatıyorsunuz. Bu da oyunun atmosferini güçlendiren bir özellik.

Resident Evil 7 ve RE Engine küçük detaylara önem veriyor. Örnek olarak; fenerinizi suya tuttuğunuzda fenerin ışığının sudan duvarlara yansıdğını görebiliyorsunuz. Gölgelere de özen gösterilmiş. Tek başına gölgeler bile sizi oyunun içine çekerek heyecanlanmanızı ve gerilmenizi sağlıyor. Hatta kendi gölgenizden bile korkabilmeniz mümkün.

Resident Evil 7'nin grafiklerine ciddi anlamda özen gösterildiğini oyunun grafik ayarlarından da anlayabiliyoruz. Resident Evil 7'nin grafik ayarlarının sonunda yer alan "Color Space" seçeneği oyundaki renk paletini seçmenizi mümkün kılıyor. Burada 2 seçenek bulunmakta: SRGB ve BT.709. Bu seçeneklerden SRGB oldukça yaygın olarak kullanılan ve birçok oyunda karşımıza standart olarak çıkan renk paleti. BT.709 ise daha derin siyah renkler elde etmenizi sağlayan bir renk paleti. Karanlığın büyük önem taşıdığı korku oyunlarında bu renk paletinin kullanılması ortaya başarılı sonuçlar çıkarabiliyor. SRGB ve BT.709 paletlerinin ortaya çıkardığı farkı bu resimlerde görebilirsiniz:

Bana göre BT.709 renk paleti daha doğal görünen renkler sunuyor ve ışığın oyunda daha güçlü görünmesini sağlıyor. Bu da oyunun daha da gerçekçi görünmesine katkıda bulunuyor. Bu nedenle ayarlardan BT.709 renk paletini seçerek oyunu oynamanızı tavsiye ediyorum.

Resident Evil 7'nin sesleri de bir hayli kaliteli. Kendi ayak sesleriniz bile ürpermenize neden olabiliyor. Yürüdüğünüz zeminin türüne göre değişen ayak sesleri, kapı sesleri, yıkılıp dökülen ıssız evin içindeki çıtırtılar, başarılı seslendirmeler oyunun kalitesini yukarı çekiyor.

RE Engine fizik hesaplamalarında da oyunun seslerindeki ve grafiklerindeki kaliteyi pekiştiriyor. Oyunda çarptığınız, ezdiğiniz nesnelerin gerçeğe uygun tepkiler verdiğini görebiliyorsunuz.

Yeni Oyun Dinamikleri

Resident Evil 7'yi oynanış açısından değerlendirirken oyunu serinin Survival-Horror yapısına göre değerlendireceğim. Survival kısmı oyunun hayatta kalma kısmını, horror kısmı ise korku kısmını ifade ediyor.

Resident Evil 7'nin FPS kamera açısına geçiş yapmasıyla birlikte oynanış dinamiklerinin de tamamen değişeceği düşünülebilir. Fakat böyle bir önyargınız varsa bu önyargılarınızın yersiz olduğunu belirtebilirim. Resident Evil oyunlarında önemli olan şey sınırlı cephane ve kaynak ile karşınıza çıkan tehlikelerle baş edebilmekti. Serinin bazı oyunlarında bu yapıya gereken önem verilmemişti. Resident Evil 7 ise tam anlamıyla bir hayatta kalma oyunu. Karşınıza çıkan düşmanları geçebilmek için bolca araştırma yapmanız, cephane ve iyileşmenizi sağlayacak eşyaları toplamanız gerekecek. Merminin kısıtlı olması ise her zaman sizi ipin ucunda hissettirecek. Düşmanlarınıza mermi sıkarken gelecek düşmanlarınızı da hesaplayarak iki kere düşünüp tetiğe dokunacaksınız. Kimi zaman da düşmanlarınıza saldırmak yerine kaçmayı daha iyi bir tercih olarak göreceksiniz. Sağlığınız kritik seviyedeyken düşmanlarla kovalamacalar yapmak oyunda sıkça karşılaşacağınız bir durum. Yani özetle sizi ciddi bir hayatta kalma mücadelesi bekliyor.

Resident Evil 7'de korku kısmının da sağlam olduğunu söyleyebilirim. Hatta belki de Resident Evil 7, serinin en korkunç oyunu olabilir. FPS kamera açısına geçilmesi oyunu daha da bir kişiselleştirmenizi, kendinizi oyunun kahramanı yerine koymanızı sağlıyor. Jump scare olarak tanımlanan ve sizi sandalyenizden hoplatacak sahnelerle sıkça karşılaşmaya hazır olun.

Resident Evil 7'nin korku kısmı vahşet içeren görüntülerle pekiştiriliyor. Serinin daha önceki oyunlarında vahşet ön planda değildi, Resident Evil 7'de ise adeta gözümüze gözümüze sokuluyor. Oyunu bu anlamda Testere filmlerine benzetebilirim.

Resident Evil 7'de karanlık ve ışık çok iyi kullanılmakta. Siz bir şeyler ararken ışıkların aniden söndüğünde eliniz ayağınıza dolaşabiliyor. Oyunun grafiklerinde ve seslerinde küçük detaylara özen gösterildiğini söylemiştim. Oynanış anlamında da aynı özen korunuyor. Oyunda kapıları açarken bile gerilim yaşayabiliyorsunuz. Bir kapıyı açmadan önce aralayabiliyor, içeriye göz ucunuzla bakabiliyorsunuz. Eski Resident Evil oyunlarında kapıları açtığınızda aralara sinematikler girerdi ve heyecan yaratılırdı. Şimdi ise bu sahneleri gerçek zamanlı olarak yaşayabiliyorsunuz. Kapıları gıcırdatarak yavaşça açarken kalp atışlarınız hızlanıyor.

Resident Evil 7'de adım atarken bile gerilimi hissediyorsunuz. Oyunda bulunduğunuz odanın boş veya dolu olmasına, yerde çerçöp olup olmamasına bağlı olarak ayak seslerinin değiştiğini duyabiliyorsunuz. Boş odalarda ayak sesleriniz duvarlara çarparak yankı yapabiliyor, tabi ne olduğunu göremediğiniz şeyler için de aynı durum söz konusu. Eğer 5.1 veya 7.1 bir ses sistemine sahipseniz Resident Evil 7 bu sisteminizin hakkını tam anlamıyla veren bir oyun. Kulaklıklarınızla oyunu oynamak da yürek istiyor.

Resident Evil 7'de karşınıza çıkan her bir düşman sizin için zorlu bir mücadele demek. Eğer önünüze çıkan her düşmanı yok edebileceğiniz, silahlarınızı konuşturarak etrafı çiçek gibi temizleyebileceğiniz bir oyun bekliyorsanız yanlış yerdesiniz.

Resident Evil 7'de uçuk sahnelerle karşılaşarak bu sahneleri gerçeklikten uzak olarak değerlendirebilirsiniz. Fakat Resident Evil 7'nin zombi temalı bir korku oyunu olduğunu akıldan çıkarmamakta fayda var. Bu nedenle oyunda gerçekçilik aramak çok da mantıklı değil.

Resident Evil 7'nin oynanış anlamında en büyük eksikliğinin karşınıza az sayıda düşman türünün çıkması olduğunu söyleyebilirim. Görünüm anlamında daha çeşitli düşmanlar olsa Resident Evil 7 daha iyi bir oyun olabilirdi.

Genel Değerlendirme

Resident Evil 7'yi hikaye ve teknoloji anlamında oldukça beğendim. Dead Space ve FEAR serisinden (FEAR 3 hariç) sonra uzun süredir kaliteli bir korku oyunu oynayamamaktan şikayetçiydim. Resident Evil serisinin önceki oyunları beklentilerimi karşılamamış, Outlast ise sıkıcı gelmişti. Resident Evil 7 ise korku oyunlarına duyduğum açlığı giderdi. Resident Evil 7 içinde hem aksiyon, hem korku bulabiliyorsunuz. 

Resident Evil 7'nin grafikleri ve sesleri oldukça başarılı, FPS sistemi ise oyuna yakışmış. Oyun atmosferi olabildiğince ürpertici. Resident Evil 7'nin serinin önceki kahramanlarıyla ve oyunlarıyla direkt bağlantılı bir hikaye içermemesi ise oyuna gizemli bir hava kazandırıyor ve hikayenin daha sürükleyici olmasını sağlıyor. Oyun boyunca eski oyunlara bağlantılar içeren ipuçları arıyorsunuz.

Resident Evil 7'nin tek eksiği oyunda az düşman çeşidinin olması. Bunun haricinde oyunda herhangi bir eksik göremedim. Resident Evil 7, korku oyunlarında çıtayı bir hayli yükseltiyor. Önümüzdeki dönemde çıkış yapacak Outlast 2 gibi oyunların Resident Evil 7 ile rekabet edebilmesi için büyük çaba göstermeleri gerekecek. 

Eğer oyuna 10 üzerinden puan verecek olsaydım puanım 9 olurdu. Kaliteli bir korku oyunu oynamak istiyorsanız Resident Evil 7'yi kaçırmayın derim.

Not: Resident Evil 7'yi aşağıda yer alan bağlantı yardımıyla uygun fiyatlarla satın alarak hemen oynamaya başlayabilirsiniz.

Benzer İçerikler

YORUMLAR