Pahalı Kablolar Neden Pahalı? Farkları Ne?

Büyük bir perakende mağazasına gittiğinizde birinci sınıf olarak adlandırılan kabloların yüksek fiyatlarını görüp derin bir endişeye kapılabilirsiniz. Peki ama daha kaliteli bir kablo, sizlere daha iyi imkanlar sağlar mı? Ya da daha açık bir şekilde sormak gerekirse pahalı kablolar daha mı iyi? 

Cevabın nüansı sizi bir miktar şaşırtabilir.

Pahalı Kabloların Ucuz Kablolardan Farkı Ne?

Bildiğiniz üzere kablolar genellikle sıkıcı şeylerdir. Onları prize takarsınız ve elektronik ürününüze akım sağlarlar. Yine nüans sizleri bir miktar şaşırtabilir ancak kabloların nasıl çalıştığını anlamak, onlar hakkında daha derin düşünmenize yardımcı olabilir. 

Öncelikle bilmeniz gereken ilk şey, tüm parçalar ve işçilik de dahil olmak üzere bir kablonun maliyetinin gerçekten, ama gerçekten, çok düşük olduğudur.

Üstelik kaliteli olsalar dahi.

Bu noktada konnektörlerin, diğer parçaların ve işçiliğin üstüne ambalajlama, nakliye, reklam ve pazarlama bütçelerini de ekleyelim. Son birkaç adım olarak da perakendeciler için çeşitli maliyetleri koyalım. Burada listelediğimiz tüm bu adımlardan ötürü kabloların fiyatlandırması karmaşıktır.

Bazı şirketler ürünleri için yüksek pazarlama bütçeleri ayırabilir, bazıları sırf kaliteli görünmek adına fiyatları yüksek tutabilir ve bazıları bunların hiçbirisini istemez.

Peki ama sizin açınızdan baktığımızda tüm bunların ne önemi var? Açıkça söylemek gerekirse yüksek fiyat, her zaman yüksek kalite anlamına gelmez. Güzel ambalajlanmış, pahalı görünen bir kablo almak size kaliteli hissiyatı verebilir. Öte taraftan belki de ödeme yaptığınız şey pazarlama bütçesidir.

Pahalı Kablo Daha mı Kaliteli?

Bu noktada bir HDMI kablosu üzerinden yürüyelim. Onu dizüstü bilgisayarınızı televizyona bağlamak ya da masaüstü sisteminizi monitöre bağlamak gibi kısa mesafeli işler için kullanacaksanız, pahalı bir kabloya ihtiyacınız yok. Öte taraftan uzunlukla doğru orantılı olarak işler değişiyor.

Eğer HDMI kablo gerçekten uzun mesafeler arasında kullanılacaksa, beş ila on metre ya da daha fazla, bu noktada daha kaliteli bir kablo almanız gerekir. 

Kablo uzunluğu artıkça, empedans olasılığı da artar. Ucuz malzemeden üretilen nispeten kötü kablolar, bu empedansı daha da kötüleştirebilir. Bu da düşük kaliteli görüntülere, yanlış işlenmiş piksellere, boş ekranlara ve dahasına neden olabilir. Ancak ne demiştik?

Her şey uzunluk ile ilgili.

Uzun mesafe koşulunu geride bırakırsak, birinci sınıf olarak adlandırılan kabloların daha iyi ses ya da daha renkli, daha zengin görüntüler aktarması söz konusu değil.

Yani yapmanız gereken şey, olabildiğince kısa kabloları kullanmaktan geçer. 

Peki siz bu rehberde yer verdiğimiz konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Siz bir kablo alacağınızda yüksek fiyatlı olanları mı tercih ediyorsunuz yoksa uygun fiyatlı olanları mı? Konu hakkındaki görüşlerinizi hemen aşağıda yer alan yorumlar sekmesinden bizlerle paylaşmayı unutmayın.