Karizma nedir? Herkeste var mıdır? Varsa nasıl faydalı bir şekilde kullanılabilir? Karizmanızı kullanarak hayatta daha başarılı olabilir misiniz? Daha çok beğenilen biri olmak için karizmanızı artırmanın yolları nelerdir? İşte cevapları…
Karşılaştığınız insanlarda bazen garip bir büyü sezersiniz. Anında onlardan hoşlanıp onlarla berber olmanın keyifli olduğuna karar verirsiniz. Peki, sizi bu insanlara birden bire bağlayan sebep nedir. Bu büyüye karizma denir. Karizma eski Yunancadan gelen bir kelimedir. Tam olarak; olağanüstü çekiciliği olan insanların kendisine ve kişiliğine yakıştırılan büyüleyici güç ve yetenek olarak tanımlanabilir. Peki, nasıl karizmatik olunabilir?
Varlığınızın farkında olun
Kendi varlığınızın farkında olabilmek birinci kural. Girdiğiniz her ortamı sahiplenecek kadar kendinize güveniniz olduğunu herkese hissettirmelisiniz. Bu noktada kendinizi değiştirmiyor, aksine insanların size bakış açılarını etkiliyor olmasınız. Öz güven karizmatik bir karakterin birinci elementi olarak tanımlanabilir. Sosyal çevrelerde öz güveni olmayan insanlar genellikle görünmez gibidirler. Bunlardan biri olmamaya gayret göstermelisiniz. Bunu yapabilmek için egolarınızdan kurtulmak ve kendiniz olmak zorundasınız. Herkese kendinden bahsetmeyi sever, ancak bunu yaparken kendiniz gibi olmanız inanın karizmanızı artıracak.
Kendinize güveninizi nasıl kazanırsınız?
Eğer siz kendinize inanmıyor, kendinizle ilgili sıkıntılar yaşıyorsanız ne yaparsanız yapın bunu gizleyemezsiniz. İlk önce kendinize olan inancınızı keskinleştirmeniz lazım. Kendine güven geliştirmek bir sanattır. Ukalalıkla arasında ince sınırlar vardır. Aşırı olmamak her noktada doğru dozda güven sergilemek gerekir, bunu öğrenmek zaman alır. Toplum içinde konuşulan konularda “savunmacı” değil “meraklı” konumuna geçerek doğru sorularla konuyu ve ilgiyi üzerinize çekebilirsiniz. Bilmediğiniz konularda basmakalıp ve eksik bilgilerle donanmış olmak size bir şey kazandırmaz. Her konuşma ya da tartışmaya ilgili, öğrenmek isteyen bir tonda yaklaşmak, farkındalığınızı artıracaktır. Kendine güven bu noktadan başlar. Her şeyi bilemezsiniz ama herkes seve seve size bildiklerini aktarmak için sıraya girebilir.
Gösteriyi ustaca devralın
İnsanlar çok şey konuşurlar, tartışırlar. Konuşarak kendini ifade edebilmek bir sanattır. Konuşmaları kesmeden dinlemek ve doğru noktalarda konuyla ilgili hiç değinilmedik bir noktaya değinebilmek ise size karşı olan ilgiyi artırır. Bunun için bilgili olmanız gerektiğini unutamamalısınız. Dinleyen insanlar çok konuşan insanlardan daha çok ilgi çekerler. Herkes her şey hakkında konuşabilir ancak dinleyerek gerekli yerlerde konuşmak bir öncelik yaratıyor. Bu yöntemle bir konuşma esnasında tüm dikkatler, sizin konuyla ilgili zamanında yaptığınız saptamalardan dolayı size dönecek, anlatana değil sizin ne diyeceğinize odaklanacaklar.
Bu noktada unutmamanız gereken en önemli nokta konuştuğunuz insanları ne üst ne de alt seviyesine hitap etmek olmalı. Bunun içinde tüm diyalogları dikkatle dinlemeniz ve konuşmanın bilinç ve entelektüel seviyesini saptamanız önemli.
Vücut dilini doğru kullanın
Bir duvar gibi konuşan insanlar hiç çekilmez. Vücudunuzu konuşmanıza dahil edebilmelisiniz. Heyecanlı bir konuyla ilgili konuşurken aşırıya kaçmayan, karşınızdaki insanı ürkütmeyecek hareketler, sevimli ve dikkat çeken küçük oyunlardır. Bunları denemelisiniz. Konuşma enerjinize vücut hareketlerinizi katabilirseniz konu daha ilgi çekici olacak, insanlar sizi dinlerken sizinle beraber heyecanlanıp etkilenecekler. İnanın bunu izlemek size de keyifli gelecek. Konuşmanın içine dahil olmanız için sizi davet eden insanlarda gülümseme ve hafif koluna dokunma yoluyla cevap verebilirsiniz. Böylelikle yüz ve vücut hareketleriniz konuyu dinlemeye hazır olduğunuzu ifade eder. Gülümsemenizin zamanlaması tam yerinde olmalı. Devamlı sırıtan bir ifade takınmamaya özen gösterin. Karşınızdaki insanı dinlerken aşırı yüz ifadelerinden kaçının. Konuşamanın tansiyonuna göre ifadeler takının.
Kendinizden şüphe mi ediyorsunuz? Aynaya bakın
Aynaya bakarak kendinize çeki düzen vermek çok karizmatik bir harekettir. Bunu hem çevrenizi etkilemek hem de kendinizi "şöyle bir" kontrole etmek için yapmalısınız, ama abartmadan. Aynada hafifçe yan dönüp yakanızı düzeltmek yeterli olacaktır. Bu hem kendinize özen gösterdiğinizin, hem de aynalarla barışık olduğunuzun bir işareti olarak değerlendirilir. Aynanın karşısında 10 saniyeden fazla durmamalısınız. Bu noktayı aşarsanız garip ve itici görünürsünüz.
YORUMLAR