Kan Bağışı Nerelerden Yapılır? Şartları Neler?
Kan bağışı yaparak birilerinin hayatını kurtarmak istiyorsanız bu yazımızı dikkatlice okumanızı tavsiye ederiz.
Kan bağışı oldukça önemli ve hassas bir konu. Kan bağışlayarak bir kişinin hayatını kurtarmanız mümkün. Eğer siz de hayat kurtarmak ve faydalı bir şey yapmak istiyorsanız en yakın kan bağış alanına giderek bu işlemi gerçekleştirebilirsiniz. Deprem gibi doğal afetlerden sonra çokça ihtiyaç duyulan kan bağışı konusu sürekli gündeme geliyor. Kan bağışında bulunarak afetzedelerin hayatını kurtarabileceğinizi unutmayın.
Kimler Kan Bağışı Yapabilir?
Kızılay’ın verilerine göre; 18-65 yaş aralığında olan, 50 kilogramın üzerindeki her sağlıklı birey kendi rızası ile kan bağışlayabilir. İlk kez kan verecek olan kişiler için üst yaş sınırı “61 yaşından gün almamış olmak” olarak belirtilmiş.
Kan Bağışı Nereden Yapılır?
Size en yakın olan kan bağış noktalarından birine giderek kan verme işlemini gerçekleştirebilirsiniz. Kan bağış merkezleri, hastaneler ve seyyar kan bağış noktaları gönüllü olarak kan verebileceğiniz yerlerden birkaçıdır.
Kan Bağışı İşlemi Nasıl Gerçekleşir?
Tercih ettiğiniz kan bağış merkezi size 4 sayfalık bir form verir. Kan verme işlemi yasal bir işlem olduğu için bu formu doldurmanız gerekmektedir. Formun içeriği ise şu şekildedir:
- Bilgilendirme formu
- Kayıt formu
- Kan bağışçısı sorgulama formu
Kan verme işleminin sağlıklı bir şekilde gerçekleşebilmesi için bu formu dikkatli ve doğru bir şekilde doldurmanız gerekir. Hem sizin hem de kana ihtiyaç duyan kişinin sağlığını tehlikeye atmamak adına bu form oldukça önemli.
Kan bağışı işlemi sırasında yanınızda muhakkak resimli, TC kimlik numarasını içeren ve yasa olarak geçerli bir kimlik (ehliyet, nüfus cüzdanı vb.) göstermeniz yasa gereği zorunludur. Kan bağışlamadan önce muhakkak kimliğinizi yanınıza aldığından emin olun.
Kimler Kan Veremez?
Yaşam boyu kan veremeyecek olan kişiler şu şekildedir:
- Hepatit B ve Hepatit C geçirenler.
- AIDS geçirenler.
- Otoimmün hastalığı olanlar.
- Kanama diyatezi (kanama eğilimi) olanlar.
- Kronik Bronşit hastaları.
- Kronik nefrit ve pyelonefritli hastalar.
- Malign (Habis) hastalığı olanlar.
- Epilepsi hastaları.
- Kadavra kaynaklı doku-organ nakli: Böbrek, kalp, karaciğer ve her türlü kadavra doku ve organ nakli olanlar.
- Kalp hastalıkları; Aort stenozu, Anevrizma, Kardiyomyopati, Koroner tromboz. Kronik kalp yetmezliği, Aritmi (Ağır kardiak aritmi öyküsü veya tedavi gerektiren aritmi), Myokard enfarktüsü öyküsü, Kardiak stent takılması olanlar.
- Kronik böbrek yetmezliği.
- Kronik karaciğer yetmezliği/siroz.
- Diyabet (şeker hastalığı): İnsülin kullanıyorsa kan bağışçısı olamazlar
- Mide rezeksiyonu geçirenler.
Geçici olarak kan veremeyecek olan kişiler şu şekildedir:
- Apse. İyileşmesinden ve tedavinin tamamlanmasının üzerinden üç gün geçmişse kan bağışı alınabilir.
- Dövme; 12 ay kan bağışı kabul edilmez.
- Delici takılar; 12 ay kan bağışı kabul edilmez.
- Attenüe bakteri ve virüs aşısı yapılmış olanlar: 4 hafta kan veremez.( Su çiçeği, sarıhumma, kızamık, kızamıkçık, oral polio, kabakulak) Ölü bakteri aşısı olanlar, kişi iyi ise kabul edilir. Hepatit B aşısı olanlar: Yalancı pozitifliği engellemek için 1 hafta süre ile kan alınmaz.
- Akupunktur; 12 ay süre ile geçici olarak reddedilir.
- Alkol Kullanımı; Kan bağışçısı alkolün etkisinde olmamalıdır. Alkol alındıktan 12 saat sonra kan bağışı yapılabilir.
- Diş tedavisi, kaplama tedavisi, diş çekimi veya yapılan her türlü diş müdahaleleri sırasında kanama oluşmuşsa en az 7 gün süre ile kan bağışı ertelenir.
- Dolgu tedavisi ya da diş taşı temizliği gibi yüzeysel müdahalelerde kanama yoksa 1 gün süre ile kan bağışı ertelenir.
- Alerjiler (Cilt); Tam şifayı takiben 1 gün sonra kan bağışı alınabilir. Cilt alerjilerinde lokal duyarlılık söz konusu değilse ve flebotomi sahasında değilse kan bağışı için sakınca yoktur. Antihistaminik ilaç enjeksiyonunda 1 gün beklenir
- Antibiyotik kullanımı: Son antibiyotik kullanımından 48 saat sonra donör olabilir.
- Aspirin kullanımı kan bağışına engel değildir. Sadece, trombosit amaçlı kan alımında veya tromboferezde 5 gün içerisinde almamış olması gerekmektedir.
- Osteomyelit geçirmiş hastalar, tam düzelmeden 5 yıl sonra kan verebilirler.
- Astım; Asemptomatikse, oral kortikosteroid tedavisi almıyorsa ve astım krizi emosyonel stresle ilgili değilse kan bağışı kabul edilir. İnhaler kortikosteroid tedavisi tek başına kan bağışına bir engel oluşturmaz.
- Ateş, grip benzeri; 38 °C üstü ateşle giden grip benzeri tablolarda semptomların bitimini izleyen 2 hafta sonra kan bağışı kabul edilir.
- Baş ağrısı/baş dönmesi; iyileştikten en az bir gün sonra kan bağışı alınabilir.
- Polikistik böbrek sendromu tek başına kan bağışına engel değildir, bağışçının sağlığı değerlendirilmelidir.
- Brusella geçiren kişi; tam iyileşmeyi takiben iki sene sonra kan bağışı gönüllüsü olabilirler.
- Diyare-ishal; Tam iyileşme ve semptomların bitimini takiben 3 gün beklenir.
- Egzama; Flebotomi alanında lezyon yoksa kan verebilir.
- Fobiler; özellikle kan görme, iğne olma gibi fobileri olanlar tedavi olana dek beklenir.
- Frengi geçiren hastalar, iyileşmeden 1 yıl sonra kan verebilirler.
- Hayvan ısırıkları; evcil ve kuduz şüphesi olmayan hayvanlarda iyileşene kadar beklenir.
- Diğer hayvanlarda ise ısırığın üzerinden 12 ay geçene kadar beklenir. Kan bağışı sırasında yaranın iyileşmiş olması gereklidir. Kuduz aşısı olmuşsa 12 ay kan bağışçısı olamaz. Kuduz immünglobülini kullanmışsa 12 ay kan bağışçısı olamaz. Aşılama sonrası hayvanın kuduz olmadığı anlaşılırsa; kişi bağış için kabul edilir.
- Hepatit A ve Hepatit E öyküsü olanlara; tam şifadan sonraki 1 yıla kadar geçici ret verilir.
- Hipertansiyon; Kan basıncı ilaçla veya ilaçsız kabul edilir sınırlar içindeyse hipertansiyona ait komplikasyon yoksa kan bağışı kabul edilebilir.
- Akut glomerulonefrit geçirmiş olanlar ise, iyileşmeden 5 yıl sonra bağış yapabilir.
- Hipertiroidizm/ Hipotiroidizm; Tiroid fonksiyonu normal ise kan bağışı kabul edilebilir.
- Hipotansiyon öyküsü; Kan basıncı kabul edilir sınırlar içindeyse kan bağışı kabul edilebilir.
- Kan transfüzyonu: Kan veya kan ürünü alan donörler, 1 yıl boyunca kan veremezler
- Kendine zarar verenler; son olaydan itibaren 12 ay süre ile kan bağışı kabul edilmez.
- Sıtma; tedavinin sağlanmasından 3 yıl sonra kan verebilirler.
- Anemisi olan kişiler tedavi bitiminden 6 ay sonra kan verebilirler.
- Cerrahi: Büyük ameliyatlardan sonra 1 yıl boyunca kan bağışı alınmaz.
- Endoskopik ve kolonoskopik muayene yaptıran kişiler 12 ay süre ile kan bağışı yapamazlar.
- Sedef hastalığı olanlar; enfeksiyon halinde değilse flebotomi alanında lezyon yoksa ve Etretinat (tegison) tedavi almıyorsa kan verebilir.
Kan Bağışından Sonra Dikkat Edilmesi Gerekenler
- Kan verme işlemi bittikten sonra istirahat alanında dinlenmeyi ihmal etmeyin.
- Kan bağışı sonrasında mineral yönünden zengin olduğu için maden suyu ve bisküvi gibi yiyecek/içecek tüketmeye özen gösterin.
- Sıvı kaybını minimuma indirmek için bol bol su için.
- Eğer sigara kullanıyorsanız bir süre ara verin. Kan verdikten hemen sonra sigara içmek mide bulantısına ve baş dönmesine sebebiyet verebilir.
- Ağırlık kaldırmamalısınız. Antrenmanlarınıza 1 gün ara vermeniz önerilir.
- Kan verdikten sonra alkol kullanmayın.
- Hamam, sauna gibi yüksek sıcaklıktaki yerlere gitmeyin.
- Ticari araç şoförleri, makine operatörleri, pilotlar, yüksek yerlerde bedeni faaliyet gösteren meslek grupları kan bağışladıktan sonra 24 saat işlerine ara vermelidirler.
Kan bağışı hakkındaki rehber niteliğindeki yazımızın sonuna geldik. Kan bağışı ile alakalı paylaşacaklarımız bu kadardı. Umuyoruz ki sizler için faydalı olmuştur. Siz düzenli olarak kan bağışlıyor musunuz? Bundan sonra kan bağışında bulunmayı düşünüyor musunuz? Düşüncelerinizi yorumlarda bizimle paylaşın. Bunun gibi içeriklere, güncel oyun ve teknoloji haberlerine anında ulaşmak için Tamindir’i takipte kalmayı unutmayın.