Google’ın I/O 2015 Etkinliği’nde tanıttığı yeni fotoğraf uygulaması Google Photos (Google Fotoğraflar), hem görsel olarak hem de kullanılabilirlik olarak yenilendi ve Android, iPhone ve iPad’in yanı sıra web platformunda karşımıza çıktı. Bize de bu servisin detaylarını paylaşmak kaldı. İşte Google Fotoğraflar uygulaması ile gelen yenilikler.
Mobil cihazlarınızda video ve fotoğraf çekmeyi seviyorsanız alan yetersizliğinden kesinlikle şikayet etmişsinizdir. Bu sıkıntıdan kurtulmak için yapabileceğiniz üç şey var: En iyi anlarınızı yansıtan video ve fotoğrafları tarih sırasına göre dizip eski olanları cihazdan silerek yerden kazanmak. Video ve fotoğrafları hafıza kartına aktarıp dahili depolama alanından kazanmak. Veya tüm içerikleri buluta yedeklemek. Tabii ki bu üç seçenek arasında en makul olanı buluta yedeklemek. Çünkü hiç kimse arkadaşlarıyla, sevdikleriyle ölümsüzleştirdiği anları kaybetmek istemez. Ayrıca hafıza kartlarının da boyutu fazla yüksek değil; yüksek olanlar da ateş pahası. Peki buluta yedeklemek te bir yere kadar değil mi, sonrasında ek alan için ücret istenmiyor mu? Bu sorunun yanıtı Google Photos uygulaması tanıtılana kadar evet idi. Google’ın fotoğraflar uygulaması sayesinde depolama alanı sorunu ortadan kalkıyor. Ücretsiz ve sınırsız depolama alanı seçeneğini seçerek tüm video ve fotoğraflarınızı boyutlarına bakmaksızın buluta gönül rahatlığıyla aktarabiliyorsunuz. Peki depolama alanı sorununu kökten çözen Google Photos uygulaması bu önemli özelliğinin dışında neler sunuyor? Şimdi dilerseniz baştan aşağı yenilenen uygulamaya daha yakından bakalım:
Google’ın fotoğraf ve videolarımızı daha kolay organize etmemizi sağlayan Photos uygulaması hem webde hem de mobil platformda kullanılabiliyor. Mobilde daha sık kullanılacağını düşündüğümden mobil sürümüne önceliği vermek istedim. Daha fazla uzatmadan hemen Google Photos’un öne çıkan özelliklerinden bahsetmeye başlıyorum:
Google Photos uygulamasını Android, iPhone ve iPad cihazlarınıza -yukarı bağlantıdan indirip- yüklediğinizde tanıtımın ardından ilk yedekleme ekranı sizleri karşılaşıyor. Daha öncede belirttiğim gibi yenilenen uygulamanın en dikkat çeken özelliği ücretsiz ve sınırsız depolama alanı sunduğundan ilk olarak bu ekranla karşılaşıyorsunuz.
Burada birçok kişi ücretsiz ve sınırsız seçeneğini seçecektir. Her ne kadar bu seçeneği seçtiğinizde alan derdi olmadan yedeklemenin keyfini sürebilseniz de ücretsizin getirmiş olduğu bir kısıtlama mevcut. Google, bu seçeneği seçtiğinizde fotoğafların / videoların yüksek kalitede yedekleneceğini belirtiyor. Lakin orjinali gibi olmayacağını tahmin edebilirsiniz. Yüksek kailte mi orjinal mi? seçimini yaptıktan sonra kimsenin bakacağını sanmadığım tanıtım ekranı çıkıyor. Burayı da geçerek Google Photos’un yeni arayüzüne ulaşıyorsunuz.
Başlangıç ekranı fotoğraf ve videolarınızdan oluşuyor. Burada göze çarpan ilk değişiklik sağ tarafa yerleştirilen, video ve fotoğraflarınızın tarihlerini gösteren kaydırma butonu gibi görünse de aslında arama butonu. Yeni sürümde arama işlevi oldukça geliştirilmiş. Artık fotoğraf ve videolarınız yerler, şeyler ve türler olarak kategoriler halinde karşınıza çıkıyor. Arkadaşlarınızla çektirdiğiniz fotoğraflara veya evcil hayvanınızın yer aldığı videolara tek dokunuşla ulaşmanız mümkün. Bu da güzel bir yenilik lakin fotoğrafların otomatik olarak tanınması apayrı bir olay olmuş. Video ve fotoğraflarınızın nerede çekildiklerini görebilmeniz için geotagging yani coğrafi etiketleme özelliğinden faydalanırdınız. Artık bu özelliği kullanmanıza gerek kalmadı. Google Photos, fotoğrafları nerede çektiğinizi analiz ediyor ve örneğin; arama kutusuna İstanbul yazdığınızda İstanbul’da çekilen tüm fotoğraflar karşımıza geliyor.
Yenilenen Google Photos uygulamasında ilk bakışta dikkat çeken yeniliklerden birisi de Asistant yani Asistan. Asistan,’ı ilk gördüğünüzde yedekleme ayarlarına ulaşabileceğiniz bir kısayol olduğunu düşünebilirsiniz. Kısmen haklısınız lakin Asistan’ın bunun dışında ilk önemli özelliği bulunuyor. Birincisi; fotoğraf ve videolarınızı organize etmenize yardımcı oluyor. En üst sağ tarafa yerleştirilen “+” butonuna dokunarak fotoğraf ve videoları albümde toplama, kolaj yapma, hikaye oluşturma gibi işlemleri kendiniz yapabiliyorsunuz.
İkincisi ise; cihazınızda yeterli alan olup olmadığını kontrol ediyor. Depolama alanı kontrolü ise chazınızda video ve fotoğraflarınızı saklayacak yeterli alanınız kalmadığında otomatik olarak uyarı verecek şekilde ayarlanmış ve yer açmanız hususunda önerilerde bulunuyor.
Bunlar dışında video ve fotoğrafların daha hızlı ve basit paylaşılmasına yönelik iyileştirmeler hoşuma gitti. Artık basit kaydırma hareketiyle birden fazla video ve fotoğrafı rahatlıkla seçebiliyor ve ister sosyal ağlarda isterseniz de “Bağlantıyı Al” seçeneğini kullanarak dilediğiniz bir kişiyle (gizli olarak ta diyebiliriz.) paylaşabiliyorsunuz.
Yenilenen Google Photos uygulamasının dikkat çeken bir yanı da web platformunda karşımıza çıkıyor. Google Photos, Google Takeout ile uyumlu olarak geliyor. Yani Google Photos’a yüklediğiniz tüm fotoğraf ve videolardan dilediklerinizi veyahut hepsini tek bir dokunuşla yerel alanınıza kaydedebiliyorsunuz.
Google Photos uygulamasının tüm yeniliklerini yazmakla bitiremeyiz. Sadece kullanabileceğinizi düşündüğüm önemli yenilikleri aktarmaya çalıştım. Yenilenen Google Fotoğraflar uygulamasını merak ediyorsanız aşağıdaki bağlantılardan indirebilirsiniz:
YORUMLAR