First Blood: Er Meydanı incelemesi ile popüler video oyununa dair merak edilen soruları yanıtlayacağız. Peki, çok sayıda oyuncu tarafından oynanan video oyunu neler sunuyor? Hazırladığımız yazıda söz konusu yapım hakkında birçok bilgiye sahip olacaksınız.
Hızlıca gelişen oyun dünyası, karşımıza yeni alternatifler çıkararak bir öncekini unutturma yolunda adımlar atıyor. Özellikle online dünyanın artık her evi sardığını düşünecek olursak, oyuncuların online oyunlar dışında pek az oyuna zaman ayırdığını görebilirsiniz. Önceleri bir internet kafede atılan Counter akşamları artık yerini günlük, her an girilebilen kapışmalara bıraktı.
Türkçe dil desteğinin de artık yavaş yavaş oyunlarda yer almaya başladığını hesaba katarsak kitle fazlasıyla arttı. Her gün size yenilerini tanıttığımız web tabanlı oyunlarda bile Türkçe dil destekli olanlarla karşılaşıyor, her türde oyunlara artık rahatlıkla ulaşıyoruz.
Bugün değineceğimiz konu da bununla doğru orantılı olarak Oasis Games'in Türkiye'ye taşıdığı online FPS oyunu First Blood: Er Meydanı.
İsminden de anlaşılacağı gibi First Blood Türkçe dil destekli olarak, tarayıcı üzerinden oynanabilen bir FPS oyunu. Oyunlara biraz bile merakınız varsa mutlaka Counter-Strike isimli oyunu duymuş, hatta belki kapışmalarda internet kafelerin fenomen çocuğu olmuşsunuzdur.
First Blood: Er Meydanı İncelemesi
First Blood: Er Meydanı hakkında konuşacağımız ilk şey, Counter-Strike'ın Türkçe ve web tabanlı halini hayal etmeniz olacak ve bu kadar, meydana adım attınız bile.
First Blood bizleri basit görünümlü bir arayüzle karşılıyor. Oyuna dilerseniz Oasis hesabıyla, dilerseniz de Facebook veya Twitter gibi sosyal ağlardan direkt olarak giriş yapabiliyorsunuz. Herhangi bir kurulum veya yükleme gerektirmeden tarayıcınız üzerinden ulaşabilme imkanı, özellikle ufak yaştaki oyuncularımız için büyük kolaylık sağlıyor.
Hem artık Facebook sosyal ağının ülkemizde de devasal yayılışını düşünürsek, oyunculuğa yeni adım atacak veya eğlenmek için farklı oyunlar arayan kitlelerin de AAA oyunlardan çok web üzerinde bulduklarıyla zaman geçirdiğini söyleyebiliriz. Hesabınızla bağlantı kurduğunuz anda First Blood sizden bir oyuncu ismi istiyor, burayı doldurur doldurmaz çatışmaya hazırsınız!
Oynanış olarak oda seçtikten sonra sizleri çok tanıdık bir ekran karşılayacak. Counter-Strike 1.6'nın zamanlarından hatırlayacağınız oyun haritaları ve silahlarla, iki takıma ayrılmış halde farenize sarılmanız gerekiyor. Oynanış moduna göre farklılık gösterecek, ancak amacın her zaman tek olacağı bu curcunada ne kadar fazla adam öldürürseniz o kadar puan kazanıyorsunuz.
Elbette bulunduğunuz takımın da başarılı olması gerekiyor. Terörist ve anti-terörist olarak ikiye ayırabileceğimiz takımlarda farklı silah ve bomba kombinasyonları, bağımsız hançerler, odayı kurana göre farklı amaçlar bulunabiliyor. Ancak en basitinden aynı odaya katılmış oyuncuları ikiye ayırarak deathmatch hazırlayan bir sistemle karşılaşıyoruz.
First Blood: Er Meydanı, web tabanlı bir oyun olmasına rağmen oldukça akıcı hazırlanmış. Çok fazla örnek veriyorum ama, bildiğiniz Counter-Strike'ı direkt olarak Facebook'tan oynuyorsunuz. Kısa süre içinde vakit geçirmek istiyor veya stres atmak istiyorsanız, elinizin altında her an First Blood'ın bulunması özellikle FPS türü oyunlardan hoşlananlar için çok iyi olmuş.
Haritalar hızlı yükleniyor, öldükten sonra bekleme süreleri az, gayet dinamik ve tempolu maçlara katılım gösterebiliyorsunuz; hepsinden önemlisi oyun şu anda Türkiye'de yeni açıldığından kullanıcı kitlesi yoğun durumda. Hiç beklemeden eşleşip oyuna başlayabiliyorsunuz.
Tabii web tabanlı oyun olmanın yanında bir takım eksiklikler de geliyor. Son senelerde çıkmış oyunlara göre First Blood: Er Meydanı'nın grafik ve ses kalitesi buram buram 90'lar kokuyor. Karakter ve silah modellemelerinden çok eğlenmeye bakmanız şiddetle tavsiye edilir.
Bununla birlikte her oyundan sonra kazandığınız deneyim puanlarıyla gelen bonuslar, henüz oyun yeni olduğu için mi bilmiyorum ama, fazlasıyla akıl karıştırıyor. Bir sürü farklı puan sistemi var ve süreli eşya kullanımıyla yeni silahlar ve ekipmanlar açabiliyorsunuz.
Karakterinizin seviyesine göre açılan yeni silahlarla yeni haritalara adım atabilir, güçlü ekipmanlarla rakiplerinizi sinirlendirebilirsiniz. Özellikle kurşun geçirmez miğfer takmak çok eğlenceli olabiliyor.
Oyunun ana menüsünde bulunan karakter geliştirme ve ekipman bölmelerinde oyuna gireceğiniz karakteri güçlendirebiliyorsunuz. Tabii bunun için ya VIP eşyaları kullanacak, ya da fazlasıyla oynayarak puan biriktireceksiniz. Neyse ki oyun yeni olduğundan size fazlasıyla bonus sunuyor, onlardan yararlanmanın tam zamanı.
Örneğin, şu anda her maç sonrasında iki katı kadar deneyim puanı kazanabilme gibi bir artı var. Takımınız kazanmışsa, siz de üstüne hedef rekoru aşıp fazla adam öldürdüyseniz, bir de üstüne çifte deneyim puanı ekleniyor ve hızlıca seviye atlıyorsunuz.
Genel itibariyle First Blood: Er Meydanı, rahatça girip eğlenebileceğiniz nadir web oyunlarından biri. Facebook üzerinden oynanabilme imkanı, FPS deathmatch türüne olan yakınlığı ve Türkçe dil desteğiyle düşünmeden hemen şu anda oyunu deneyebilir, siz de kendinizi er meydanına atabilirsiniz ancak dikkat edin, sadece bıçak kullanan sinsi oyuncular her yerde!
YORUMLAR