Bir zamanların ütopik teknolojisi olan kablosuz kulaklıklar, günümüzde akıllı telefonların standart bir tamamlayıcısı haline geldi. Peki ama kablosuz kulaklık satın alırken dikkat edilmesi gerekenler neler? Sizler için hazırladığımız Kablosuz Kulaklık Satın Alma Rehberi, merak ettiğiniz tüm detaylara ışık tutuyor.
Yakın bir dönem öncesine kadar kablosuz kulaklıklar emekleme çağlarının ilk basamaklarını tırmanıyordu ve diğer pek çok yeni teknolojide olduğu gibi, nispeten işlevsel hale gelmeleri birkaç yılı buldu. Başka bir deyişle kablolardan kurtulmak için hevesliyseniz, muhtemelen bunu yapabileceğiniz en iyi dönemlerden birindesiniz.
Son zamanlarda satışa sunulan kablosuz kulaklık modelleri gelişmiş ses teknolojileri sayesinde neredeyse bir çift kablolu kulaklık kadar iyi bir deneyim sağlamayı başarıyor. Bu içerikte bir kablosuz kulaklık alırken dikkat edilmesi gerekenlere değinirken, aldığınız kulaklığın tüm ana fonksiyonlarına hakim olmanızı sağlamaya çalışacağız.
{ tableOfContents = 3}
Kablosuz Kulaklık Satın Alırken Dikkat Edilmesi Gerekenler Neler?
- Bütçe Aralığı
- Kullanım Amacı
- Uyumluluk
- Sürücü
- Frekans Tepkisi
- Empedans ve Empedans Uyumu
- Hassasiyet
- Toplam Harmonik Bozulma
- Gürültü Engelleme
- Suya Dayanıklılık
- Batarya Ömrü ve Şarj Hızı
- Ses Kodekleri
Bütçe Aralığı
Evet, kablosuz kulaklıklar gerçekten de geniş bir fiyat aralığına sahip ve aktif gürültü engelleme gibi çeşitli üst düzey özellikler için, üst segmentte yer alan modelleri tercih etmeniz gerekiyor. Bu nedenle başlamadan önce yapmanız gereken ilk şey, bir çift kablosuz kulaklık için ne kadar harcayabileceğinizi belirlemektir.
Çoğu kullanıcı için giriş segmentte yer alan kablosuz kulaklık modelleri yeterli bir deneyim sunacaktır ancak bazıları, üst düzey özelliklerden faydalanmak ya da en iyi ses deneyimini elde etmek isteyebilirler. Elde edebilecekleriniz bütçeniz ile kısıtlı olduğu için, başlangıçta bir fiyat aralığı belirlemek isteyebilirsiniz.
Kullanım Amacı
Bir bütçe belirledikten sonra bu kulaklığı en çok hangi amaçla kullanacağınızı düşünmelisiniz. Oyun odaklı kablosuz kulaklıklar düşük gecikme süreleri vaat ederken, müzik odaklı olanlar bas ve tiz konusunda daha dengeli bir tutulum izler. Bazıları etkileyici batarya ömrü sağlarken, bazıları ise şık bir tasarıma sahiptir.
Bunların her birini tek bir cihazda elde etmek çoğu zaman mümkün değil ancak gündelik kullanım için bir cihaz aradığınızda, hepsinde uzlaşmacı bir model ile devam etme şansınız bulunacaktır. Bu sayede kulaklıkla oyun oynamak istediğinizde gecikme sürelerinin tatmin edici düzeyde olmasını sağlayabilir, bunu yaparken ses dengesinden vazgeçmezsiniz.
Uyumluluk
Başlamadan önce dikkat etmeniz gereken belki de en önemli faktörlerden birisi, satın aldığınız kulaklığın akıllı telefonunuz ile yakaladığı uyumdur. AirPods modellerini Android cihazlarla kullanmak istediğinizde bazı işlevlerin kısıtlanmış olduğunu fark edeceksiniz. Benzer şekilde Galaxy Buds modellerini iOS cihazlara bağlarsanız, yine bazı işlevlerin kullanılamaz olduğunu görebilirsiniz.
Markalar arasındaki bu tutum can sıkıcı olsa da, kablosuz kulaklık almadan önce onu ağırlıklı olarak hangi cihazlarda kullanacağınızı gözden geçirmeniz gerekiyor. Aktif Gürültü Engelleme özelliği var diye satın aldığınız AirPods Android üzerinde bu işleve izin vermediğinde, iade tarafında can sıkıcı bir senaryo ile karşılaşabilirsiniz.
Sürücü
Sürücü, bir kulaklığın en önemli ana bileşeni olarak tanımlanabilir. Sürücü temel olarak bir elektrik sinyalini ses basıncına dönüştürür. Başka bir deyişle sesi yaratmakla görevlidir.
Farklı tiplerde sürücü türleri olsa da hepsi esas olarak mıknatıslardan, ses bobinlerinden ve diyaframdan oluşur. Bileşenler diyaframın titreşmesine neden olur ve bu titreşimler, kulağımızın ses olarak algıladığı ses dalgalarını ortaya çıkarır.
Sürücü ile ilgili ayrıntıları incelerken mm cinsinden değerler göreceksiniz. Genel bir kural olarak diğer her şey sabit kaldığında, sürücü ne kadar büyükse bas performansı da o kadar iyidir.
Söz konusu şey kablosuz kulak içi kulaklıklar olduğunda, buraya sığdırabileceğiniz sürücülerin büyük kulaklıklara nazaran daha küçük olacağını unutmayın. Yine de birebir eşit koşullara sahip iki kablosuz kulaklık görürseniz, daha büyük sürücüye sahip olanı seçmek isteyebilirsiniz.
Frekans Tepkisi
Hadi biraz teknik ayrıntılara girelim. Frekans Tepkisi tipik olarak ürünün ambalajında ya da teknik özellikler sayfasında görebileceğiniz detaylardan birisidir ve bir kulaklığın, herhangi bir bozulmaya neden olmadan üretebileceği en yüksek ve en düşük frekans aralıklarını temsil eder.
İdeal bir kablosuz kulaklıktan bahsettiğimizde, frekans tepkisi 20 Hz ile 20 KHz aralığında olmalıdır çünkü bu, normal bir insanın duyabileceği seslerin frekans aralığıdır. Yine de söylemek isterim ki frekans tepkisinin ideal aralıkta olması, duyacağınız seslerin harika olacağı anlamına gelmez. Bu nedenle dikkat etmeniz gereken başka ayrıntılar da var.
Empedans ve Empedans Uyumu
Empedans Ohm birimi ile ölçülür ve temelde, kulaklığınızın kaldırabileceği kabul edilen ses seviyeleri ile ilgilidir. Kulaklıkların empedansı genellikle 8 ila 600 Ohm aralığındadır. Tüketici sınıfına indirgediğimizde, karşılaştığınız ürünlerin büyük bir kısmının 32 Ohm olduğunu göreceksiniz.
Daha yüksek empedansa sahip bir kulaklık bu ses seviyesine ulaşabilmek için daha yüksek güçlere ihtiyaç duyar ve nihayetinde harici amplifikatör gerektirir.
Burada dikkat edilmesi gereken bir diğer detay ise empedans uyumu olarak tanımlanabilir: Kısaca kaynak empedansı ile kulaklık empedansının eşleşmesi ya da eşleşmemesi durumudur. Örneğin yüksek bazlı müzikler dinlerken ses seviyesinin arttığını fark ettiyseniz, bu empedans uyumsuzluğundan kaynaklanır.
Söz konusu şey tüketici sınıfı ürünler olduğunda bu konuda endişelenmenize gerek olmadığını söylemek isterim ancak ufak bir araştırma, sizi olası bir iade sürecinden korumak için önemli bir adım olacaktır.
Hassasiyet
Kulaklığınızın çıkarabileceği ses seviyesinin yüksekliğini temsil eden hassasiyet dB ile ölçülmektedir ve bir elektrik sinyalinin ne kadar verimli bir şekilde akustik sinyale dönüştürüldüğünü gösterir. Tüketici sınıfındaki çoğu kulaklık 85 ila 120 dB aralığında yer almaktadır.
Kabaca bir hesapla şehir trafiği yaklaşık 80 dB, bağıran bir insan yaklaşık 105 dB ve kalkmakta olan bir jet yaklaşık 130 dB'dir. Gürültüde ağrı eşiğinin 120 dB olduğunu ve 85 dB'den yüksek seslere uzun süre maruz kalmanın işitme kayıplarına neden olabileceğini hatırlatmak isterim.
Toplam Harmonik Bozulma
Kulaklıkları yüksek ses seviyesinde kullanırken ses sinyallerinin harmonikleri nedeni ile meydana gelen gerilim ve akım bozulmalarına maruz kalabilirsiniz. Toplam Harmonik Bozulma, bu bozulmanın seviyesini temsil eder.
Kulaklıklardaki ses üretiminin sürücüdeki diyaframın titreşmesi ile ortaya çıktığını söylemiştik. Yüksek hacimlerde diyafram yeterince hızlı titremeyebilir ve bu da bozulmaya neden olabilir.
Toplam Harmonik Bozulma yüzdelik ile temsil edilir ve çoğu kulaklıkta bu değerler yüzde bir seviyesinin altındadır. Ufak bir tercih yöntemi olarak ne kadar küçük, o kadar iyidir.
Gürültü Engelleme
Kulaklıkları sessiz bir ortamda kullanmak harikadır! Peki ya metroda kullanmak istediğinizde?
Dışarıdan gelen sesler kulağınıza ulaştığında ses kalitesi büyük ölçüde düşebilir ve gürültü engelleme teknolojisi burada devreye girer. Genel anlamda iki farklı gürültü engelleme yaklaşımı bulunur:
Pasif Gürültü Engelleme
Bir kulaklık kulağınızı başarılı bir şekilde kapatarak dışarıdaki sesleri engellemeye çalışıyorsa ve bunu gerçekten de yapabiliyorsa, bu durum pasif gürültü engelleme olarak adlandırılır. Burada, kullanılan bileşenler elektronik değildir. Burada, kullanılan yalıtım malzemelerinin başarısına güvenirsiniz.
Aktif Gürültü Engelleme
Bir kulaklık çevredeki gürültüleri engellemek için elektronik bileşenlerden faydalanıyorsa, aktif gürültü engelleme söz konusudur. Mikrofonun yerleşimine bağlı olarak (dışarıda, içeride, hem dışarıda hem içeride) üç ana aktif gürültü engelleme teknolojisi bulunur. Markalar bunları açık bir şekilde açıklamadığı için, kulaklığınızda hangisinin bulunduğunu anlamak kolay olmayabilir.
İleri Bildirim olarak tanımlanan teknolojide mikrofon dışarıda bulunur ve dışarıdan gelen sesi alarak dijital sinyal işlemcisi ile gürültüyü temizler.
Geri Bildirim olarak tanımlanan teknolojide mikrofon içeride bulunur ve gürültü çözümü daha başarılı sağlanır. Öte taraftan müziğin düşük frekanslarında bozulma olabilir.
Hibrit Bildirim olarak tanımlanan teknolojide ise bir mikrofon dışarıda, bir mikrofon ise içeride bulunur. Bu tasarım, en iyi aktif gürültü engelleme deneyimini sağlar.
Suya Dayanıklılık
Kulaklıklarınızı su içerisinde ya da duş sırasında kullanmanızı tavsiye etmiyoruz ancak bir sağanağa yakalandığınızda, müzik deneyiminizi kesintisiz olarak sürdürebilmek için suya dayanıklılık sertifikası görmek isteyebilirsiniz.
Şu sıralar satışta olan kablosuz kulaklıkların yalnızca ufak bir kısmı suya gerçekten dayanıklı bir yapıya sahip ve bunlardan bir tane almak isterseniz, bütçenizi biraz daha artırmanız gerekecektir.
IP Sertifikası kablosuz kulaklığınızın, akıllı telefonunuzun, kameranızın, akıllı saatinizin ya da benzeri elektronik ürünlerinizin suya ve toza karşı ne kadar dayanıklı olduğunu gösteren terimlerdir. Bu bakımdan IP ifadesinden sonra yer alan sayılardan ilki toza, ikincisi ise suya karşı dayanıklılığı ifade eder. Yani IP68 dediğimizde 6 rakamı toza karşı dayanıklılığı, 8 rakamı ise suya karşı dayanıklılığı işaret eder.
IP Sertifikası hakkında daha detaylı bilgi edinmek için yukarıdaki içeriğimize göz atabilirsiniz ancak kulaklığınızın bir IP Sertifikası ile gelmesi, bu tip senaryolar için gerçekten de önemlidir. Dolayısı ile suya dayanıklılığı kayda değer bir yatırım olarak tanımlayabiliriz.
Batarya Ömrü ve Şarj Hızı
-Bildiğiniz üzere kablosuz kulaklıklar bir taşıma çantası ile gelir ve bu taşıma çantası dahili bir bataryaya sahiptir. Bu sayede onu şarj ettiğinizde, o da kulaklıkları şarj edecektir. Bu bakımdan taşıma çantasının daha büyük bataryaya sahip olması, toplam batarya ömrünü artırır ancak tasarımı daha büyük hale getirir.
Bunun ötesinde bir kulaklığın kendi başına ne kadar dinleme süresi sunduğuna, şarjı sıfırlandığında sıfırdan yüze ne kadar sürede dolduğuna ve taşıma çantasının kulaklıkları kaç defa şarj edebildiğine bakmalısınız. Bu sayede onu sık sık şarj etmekten kaçınmanız mümkün hale gelebilir.
Ses Kodekleri
Cihazınızda çalmaya başladığınız müzik kablosuz kulaklığınıza direkt olarak, olduğu hali ile, gönderilmez. Bu doğrultuda ses dosyalarının bir Bluetooth cihazına gönderilebilmesi için sıkıştırılması gerekir. Bu görevi gerçekleştirmek üzere farklı kodlayıcılar ve kod çözücüler kullanılır.
Tabii ki sıkıştırma verimliliği, müzik kalitesini direkt olarak değiştirebilir. Şu sıralar yaygın olarak kullanılan birkaç farklı kodek bileşeninden bahsedebiliriz. Daha yüksek bit hızı sunan bir kodek bileşeni, daha iyi ses kalitesi sağlar.
| Kodek | Bit Hızı |
| SBC | 320 Kb / sn |
| AAC | 264 Kb / sn |
| aptX | 352 Kb / sn |
| aptX HD | 576 Kb / sn |
| aptX LL. M. | 352 Kb / sn |
| LDAC | 990 Kb / sn |
Daha yüksek bit hızına sahip kodekler daha iyi ses kalitesi sunsalar da, bağlantıdan ödün vermeleri gerekir. Bu nedenle yüksek hızlı kodekler, ses iletimini daha kısa menzillerde gerçekleştirirler.
Ayrıca listenin ilk sırasındaki SBC dışında diğer tüm kodeklerin tescilli olduğunu söylemek isterim. (AAC) Apple, (aptX) Qualcomm, (LDAC) Sony tarafından geliştirilmiştir.
Bu nedenle de satın aldığınız kulaklık ile onu bağlayacağınız cihazın aynı kodekleri destekleyip desteklemediğini kontrol etmelisiniz. Şayet uyumlu değilse, SBC varsayılan kodlayıcı olarak kullanılacaktır.
İşte bu kadar! Artık kablosuz kulaklıkların o karmaşık gibi gözüken terminolojisine dair bazı fikirlerinizin olduğunu varsayıyoruz. Peki siz hazırladığımız bu rehber hakkında ne düşünüyorsunuz? Konu hakkındaki görüşlerinizi hemen aşağıda yer alan yorumlar sekmesinden bizlerle paylaşmayı unutmayın.
YORUMLAR