Son yıllarda mobil cihazlardan oyun oynamak çok popüler hale geldi ve artık bilgisayar yahut konsol oyunları kadar mobil oyunlar da tercih ediliyorlar. Ancak o kadar çok oyun var ki bunlar arasından seçim yapmak oldukça zor olduğu gibi hepsini teker teker indirip denemek de bir o kadar imkansız. Bunun biraz da olsa üstesinden gelebilmeniz için sizlere editörlerimizin tercih ettiği Android oyunlarını onların ağzından aktaracağız. Elbette daha yüzlerce güzel ve kaliteli oyun var ancak bizim sevdiğimiz oyunları da sevme ihtimaliniz var.
Zamanında internet tarayıcılarımız üzerinde oynadığımız Travian ve Ikariam gibi oyunları mobil cihazlarımız üzerine taşıyan başarılı oyunlardan bir tanesi olan Clash of Clans, son zamanlarda severek oynadığım oyunlar arasında yer alıyor.
Özellikle strateji oyunlarını seven kullanıcılarımıza tavsiye edebileceğim bu çevrimiçi strateji oyununda, dünya üzerinde oyunu oynayan milyonlarca rakibinize karşı amansız savaşlar verme şansına sahip olacaksınız.
Her strateji oyununda olduğu gibi kendinize ait krallığınızı kurmaya çalışacağınız Clash of Clans'ta kendi topraklarınız üzerinde kaynak toplayabileceğiniz, savunma yapabileceğiniz, askerler üretebileceğiniz bir çok farklı bina seçeneği sizleri bekliyor.
Özellikle kışlanızı oluşturduktan sonra eğitmeye başlayacağınız askerleriniz, rakiplerinizle yapacağınız savaşlarda ve yapmanız gereken klasik görevler sırasında en büyük yardımcılarınız olacak. Kışlanızı geliştirdikçe yeni askeri birlikler üreterek, savaşlarda rakiplerinize karşı daha fazla avantaj sağlayabileceksiniz.
Benim şahsi görüşüm oyunu bağımlılık derecesinde oynamadığınız sürece oldukça keyifli olduğu yönünde. Öyle ki ben gün içerisinde sadece 4-5 kez oyunu açarak yeni binalar inşaa ediyor ve arada ordularımla rakiplerime saldırarak ek kaynak elde ediyorum.
Bu arada unutmadan söyleyeyim, oyun içerisinde klan sistemi de mevcut ve isterseniz farklı klanlara giriş yaparak arkadaşlarınızla aynı saflarda düşmanlarınıza karşı savaşabilirsiniz.
Savaş kartı oyunlarına ve mistik yaratıklara olan ilgim nedeniyle bu aralar oynamaktan keyif aldığım bir diğer oyun ise Hellfire: The Summoning.
Oyunun hikayesine göre canlandırdığımız karakter bir geçit avcısı ve görevimiz diğer geçit avcılarıyla birlikte dünyamıza bir geçit yardımıyla giriş yapmaya çalışan şeytani yaratıkları engellemek.
Tüm savaş kartı oyunlarında olduğu gibi en iyi yaratıklardan oluşan desteyi oluşturmaya çalıştığımız oyunda, sahip olduğumuz yaratıkların özelliklerini geliştirebiliyor ve eğer gerekli kartlar elimizde varsa yaratıklarımızın evrim geçirerek farklı bir yaratığa dönüşmesini sağlayabiliyoruz.
Ayrıca dünya üzerinde oyunu oynamakta olan diğer kullanıcıları arkadaş listemize ekleyerek, yapacağımız savaşlar sırasında arkadaş listemizde yer alan diğer oyuncuların bizlere yardımcı olmasını sağlayabiliyoruz.
Diğer savaş kartı oyunlarına göre farklı bir oynanışa sahip olan Hellfire: The Summoning'de savaşlar sırasında sürükle bırak yardımıyla düşmanlarımızın kartlarını vurmaya çalışıyoruz.
Genel bir değerlendirme yapacak olursak; farklı oynanışı, kaliteli görsel efektleri, yüzlerce farklı savaş kartı, düzenli olarak kullanıcılara sunulan etkinlikler ve oyunu oynarken keşfedeceğiniz daha bir çok şey Hellfire: The Summoning'de bizleri bekliyor.
Dead Trigger 2 oldukça yüksek başarı yakalayan ilk oyunun ardından çıkan ve serinin başarısını daha da yukarı yaşıyan bir devam oyunu.
Zombilere karşı hayatta kalmaya çalışan insanların amansız savaşını konu alan oyunda ilk oyunun ardından hayatta kalmayı başaran bir grup insanın zombiler karşısındaki son mücadelesine tanık oluyoruz. Oldukça yüksek bir grafik kalitesi sunan oyunun bu yönü birçok bilgisayar oyunundan bile iyi. Serinin 2. oyununda göze çarpan diğer bir yenilik ise oyunun hikayesinin oyuncuların performanslarına göre gerçek zamanlı olarak değişebilmesi.
Kontrollerin gayet basit olduğu FPS tarzındaki oyun Call of Duty serilerindeki zombi modu ile oldukça benzerlik gösteriyor. Oyunda birçok farklı silahı koleksiyonumuza katabiliyoruz ve bu silahları daha da güçlendirebiliyoruz. Bunun yanında güvenli sığınaklarımızda farklı yeteneklere sahip NPC'ler bize yardım etmek için hikaye süresince bize eşlik ediyor.
Eğer zombi oyunlarını ve aksiyonu seviyorsanız Dead Trigger 2'yi kesinlikle denemelisiniz.
Eğer yarış oyunlarını seviyorsanız Mutant Roadkill size oldukça farklı ve bir o kadar da eğlenceli bir deneyim sunacaktır.
Nükleer savaş sonrası harap olmuş post-apokaliptik bir dünyada geçen oyunda radyasyon sonucu mutasyona uğramış canavarlardan ve diğer yaratıklardan kurtulmaya ve özgürlüğümüzü kazanmaya çalışıyoruz. Konuyla oldukça uyumlu olan stil sahibi grafikler oyuna özel bir hava katıyor.
Mutant Roadkill'i farklı yapan nokta ise yarış ile aksiyonu birleştirmesi. Mutant Roadkill'de aracımızı silahlarla donatarak bize engel olmaya çalışan mutantlara ve canavarlara karşı yolumuzu açmaya çalışıyoruz. Farklı araçları da kullanabildiğimiz Mutant Roadkill hızlı ve heyecan dolu bir yapıya sahip.
Daha önceden web üzerinden severek oynadığım bilardo oyununun Android versiyonunu indirerek denedim. İnternet sitesi üzerinden oynadığım oyunla birebir aynı ve tüm özelliklere sahip olan uygulama mükemmel ve bilardo severlerin Android cihazları için bulabileceği en iyi bilardo oyunu diyebilirim.
Miniclip hesabı oluşturarak yada Facebook hesabınızla giriş yaparak ister hemen hızlıca bilardo maçı yapın isterseniz 8 kişilik turnuvalara katılın. Oynadıkça ve tabiki kazandıkça karakterinizin seviyesi artıyor. Böylece size denk rakiplerle oynanmanız sağlanıyor.
Oyundaki bilardo masalarının tasarımları gerçekten harika. Farklı şehirlerde ve farklı masalarda oynamak, diğer oyunlar gibi sabit tek tip masa üzerinde oynamaktan çok daha iyi. Ayrıca kazandıkça topladığınız puanları kullanarak eğlenceli ve komik ıstakalar satın alabiliyorsunuz.
Hızlıca puan toplamak isterseniz, bunun en kısayolu turnuvalar. Hem fazla zamanını almıyor hemde gayet iyi miktarda puan ödülü veriyor. Ayrıca heyecanlı ve kendinizi zorlu rakiplere karşı deneme fırsatı buluyorsunuz.
Sıkıldığınızda veya yapacak herhangi birşey bulamadığınızda vakit geçirmek için ideal. Ücretsiz olması en büyük artılarından biri ve kesinlikle denemenizi tavsiye ederim.
Telefonumda bulundurduğum ve oynamayı en çok sevdiğim oyunlardan biri Temple Run 2. Koşu oyunları arasında ilk çıkanlardan biri olan ve üzerine pek çok güzel alternatif oyun çıkmasına rağmen Temple Run 2 benim vazgeçilmezlerimden.
İlk sürümünün geliştirilerek, yeni özellikler ve kahramanlar eklenen oyunu bazen saatlerce oynadığım oluyor. Oyundaki amaç tabiki einizden gelen en uzak mesafeye koşarak yüksek puan elde etmek. Tabi bunu yaparken yol üzerindeki sarı, kırmızı ve mavi altınları da toplamak önemli.
İlk versiyonunda sadece koşabiliyorken, Temple Run 2'de bazen halatlara zıplayarak bu şekilde ilerlemeniz gerekebiliyor. Koşmak için seçebileceğiniz kahramanların özel güçleri bulunuyor. Oyunun belki de en zevkli yanı olan süper gücünüz, belirli bir puana eriştiğinizde aktif oluyor. Ayrıca bu süper güçlerin bazılarını koşarken yol üzerinden toplayabilirsiniz.
Oynadıkça hırs yaparak daha yüksek puanlara ulaşma isteği yaratan Temple Run 2'yi oynayarak aldığınız en yüksek skoru bizimle paylaşabilirsiniz.
Zombie Tsunami geç keşfettiğim ancak en çok keyif aldığım oyunlar arasında. Günüm boyunca oyun oynamak için çok vaktim olmuyor fakat Zombie Tsunami'yi açtıktan sonra en fazla beş dakika içerisinde zaten bir şekilde tüm zombilerimi kaybettiğim için yeniden yapmam gerekenlere dönmem çok kolay oluyor.
Oyun temel olarak bir zombi ile başlamanıza izin veriyor ve daha sonra bu zombinin yediği insanlar sayesinde daha fazla zombiye sahip oluyorsunuz ve şehir boyunca aralıksız olarak koşuyor, karşınıza çıkan engelleri aşıyorsunuz. Bunu yapmak yazınca oldukça kolay geliyor ancak zombilerin bir süre sonra hızlanması ve engellerin karşınıza daha da çabuk gelmesi, bir anlık panik ve yanlış basma sonucunda onları kaybetmenizle sonuçlanıyor.
Oyunun grafiklerinde çok özel bir yenilik olmasa da yapısına uygun ve göz yormayan bir şekilde hazırlanmışlar. Eğer Facebook hesabınızı bağlarsanız skorunuzu arkadaşlarınızla da paylaşabiliyor ve onlarla en yüksek skoru elde etmek için yarışabiliyorsunuz. Dolayısıyla bir metre bile daha fazla gitmek oyunda büyük bir öneme sahip.
Her ne kadar paralı olan bonusları alarak daha çabuk ilerlemek mümkün olsa da parasız halinde de yeteri kadar bonus sahibi olunabiliyor. Eğlendirici, uğraştırmayan ve heyecan dolu bir oyun istiyorsanız zombilerinizi unutmayın!
Vector bahsettiğim bir önceki oyuna göre biraz daha zorlu ve çok iyi zamanlama gerektiren güzel bir Android oyunu. İnsanların köle gibi çalıştırıldıkları bir merkezden kaçtıktan sonra peşimizden gelen nöbetçilerden aynı hızla kaçmaya devam ettiğimiz oyun, oldukça güzel düzenlenmiş bir fizik motoruna sahip ve kahramanınızın hareketleri, zıplamaları ve koşması gerçek dünyada oluyormuş gibi gerçekleşiyor.
Arkaplanların renkli çizimlerle gerçekleştirilmesi fakat karakterimizin ve diğer karakterlerin siyah bir gölge olarak gösterilmesi de oyunu daha gizemli bir hale getiriyor. Oyunda kullanabileceğiniz özel hareketler mevcut ve bazen bu özel hareketlere sahip olmadan bir bölümü geçmek neredeyse imkansız hale geliyor. Eğer özel hareketlere gerçek paranızdan harcamak istemiyorsanız sık sık deneme yaparak bölümü geçmek veya aynı bölümü tekrar tekrar oynayarak oyundaki puanlardan kazanmak mecburi hale geliyor.
Fakat oynarken sıkılmanız oldukça zor. Zira aksiyonun sürekli en yüksek seviyede olması ve bir süre sonra hikayeye ek karakterlerin girmesi oyunu oldukça renkli hale getiriyor. Aynı ve birbirine benzer oyunlardan sıkıldıysanız göz atmanızı öneriyorum.
YORUMLAR