Bir Türk girişimi olan E klavye, Türk Standartları Enstitüsü (TSE) tarafından tescillenerek resmileşti. Peki, E klavyeye neden ihtiyaç duyuldu ve pek çoğumuzun aşina olduğu Q klavyeden vazgeçebilecek miyiz? Klavye dünyasına dair merak edilenleri yazımızda bulacaksınız.
Klavye Kavramı Hayatımıza Nasıl Girdi?
Klavye ile kavramını ilk kez daktilo sayesinde tanıdık. Günümüzde artık iyiden iyiye "antika" olarak anılmaya başlayan daktilolar bir zamanların en büyük teknoloji nimetlerinden birisiydi. Klavyenin atası olan bu cihazın diziliş düzeni şimdiki F klavyenin aynısıydı.
Tuşlara bağlı mekanik harflerin mürekkepli şeritlere dokunarak kağıda harfin izini bırakmak suretiyle yazı yazmayı sağlayan daktilolarda, günümüz modern klavyesinde yer alan %, +, - gibi matematiksel ifadeler de bulunabilmekteydi.
Q Klavye Nasıl Doğdu?
Bahsettiğimiz üzere, klavye kavramı daktilodan doğdu. Mekanik bir yazım sistemi olan daktiloda harfin kağıda doğru bir şekilde geçebilmesi için işaret parmağının butona sert bir biçimde basılması gerekiyordu. Yazının ritmine kapılıp giden daktilograflar zamanla butonlara bağlı harf tellerini kırmaya başladı.
İşte bu noktada Q klavyenin hayatımıza nasıl girdiğini öğreniyoruz. Daktiloların mukavetini artırmak ve daktilografların daha yavaş yazmasını sağlamak için mühendisler harflerin dizlimini iyice karıştırdı ve Q klavye düzeni hayatımıza girdi. Şu an bilgisayar kullanıcılarının önemli bir çoğunluğunu oluşturan Q klavyeciler, F klavyenin çok karışık olduğunu Ve Q klavye ile daha hızlı yazılabileceğini düşünür. Fakat gerçekte Q klavye F ile hızlı yazan daktilografların hızını biraz olsun yavaşlatmak için geliştirilmişti.
Öte yandan, Q klavyenin merkez noktalarında dilimizde bulunmayan yabancı ve sessiz harflerin bulunması sebebiyle Türkçe'ye uygunluk konusunda çokça eleştirildi. Bu bağlamda, resmi makamların F klavye kullanımına dair düzenlemeler yaptığına da şahit olmuştuk.
E Klavye Nasıldır, Faydaları Ne Olacak?
Türkçe'ye uygunluk ve bilimsellik noktasında F klavyeyi de yeterli bulmayan akademisyen Prof. Dr. Mahmut EKŞİOĞLU, geliştirdiği E klavye düzeninin Türkçe'ye uygunluk ve verimliliği bir yana, sağlık ve performans açısından da oldukça güzel neticeler alındığını ifade etti. E klavye diziliminin gelişi güzel ortaya çıkmadığını aktaran Ekşioğlu, parmak yüklerinin hesaplanmasına kadar pek çok bilimsel araştırma gözlemin sonucunda E klavye diziliminin meydana geldiğini söylüyor.
E klavyenin sağlıklı ve hızlı yazmak adına oldukça iddialı yerli bir girişim olduğu noktasında ümit vaat eden görüşlerin hakim olduğunu söyleyebiliriz.
Windows 10 Kullanırken Tüm Programlar İçin Klavye Kısayolları Nasıl Atanır?
YORUMLAR