Geçmişten günümüze kadar seyircilere sayısız çoklukta bilim kurgu filmi sunuldu. Bu filmlerin çoğu geleceğin teknolojisine yön vermiş olsa da maalesef ki bu, büyük bir kısmı için geçerli olmadı. Geleceğin teknolojisini şekillendiremeyen filmlerde gösterilen teknolojiler doğal olarak bilim kurgu filmlerindeki saçma teknolojiler grubuna dâhil edildi.
İşin ilginç kısmı, saçmalık olduğu ileri sürülmüş teknolojilerin yer aldığı filmler ekseriyetle kült filmlerden oluştu. İçerisinde bulunulan yılın üzerinden ne kadar yıl geçerse geçsin, bu teknolojilerin gerçek hayatta asla görülemeyecek olması, bu tür yapımların bilim kurgu türünden çok uzak hâle getirdiği için filmlerin bilim kurgudan çok fantastik olmasına sebebiyet verdi.
Bilim Kurgu Filmlerinde Yer Almış En Saçma Teknolojiler
İzleyenin çok saçma bulduğu, yapımın bir bilim kurgudan ziyade fantastik bir türe geçmesine neden olan teknolojilerden bazılarının kullanıldığı filmle birlikte derlenmiş hâline aşağıdan ulaşabilirsiniz.
1. Star Trek: Kalkanlar
Kalkanların yapılmasının gerçek hayattaki nedeni bellidir. Çatışma sırasında gelen mermi ve benzeri yıkıcı cisimlerden korunmak için kullanılır. Bu kalkanlar, Star Wars’ta da benzer bir çalışma mantığına sahiptir ancak çalışma biçimi, işin gerçekçilik boyutunu biraz aşmaktadır.
İzleyiciler, filmi izlerken muhakkak kalkanları yeniden doldurma tabirini birden fazla kez duymuştur. Filmdeki karakterler ekseriyetle geminin kalkan durumunu yüzde hâlinde dillendirmektedir. Bu teknolojinin bir noktada mümkün olma olasılığı tartışmaya açılabilse de kalkan durumunun %96’ya çıkarıldığının bildirilmesiyle tüm gerçekçilik âdeta toz olmaktadır.
Seyirci, böylesine bir teknolojinin gelecekte kullanılabileceğini elbette hayal edebilir ama pratikte kesinlikle mantık dışı kalacaktır ve bu nedenle bilim kurgu filmlerindeki en saçma teknolojiler grubuna girmektedir.
2. Matrix: Sinir Fişleri
Sinir fişlerine daha önce Matrix başta olmak üzere çoğu bilim kurgu yapımında şahit olundu. Bu teknoloji insan omuriliğine bağlanmaktadır. Teknolojinin amacı, insan beyninin kontrol edilmesine imkân doğurmaktır.
Film çevresinde gerçek bir teknoloji olarak kabul olabilir fakat gerçek hayata uyarlanması mümkün görünmemektedir. Bu fişin beynin tüm bölümleri ile sinirsel bağlantıları bulunmadığı sürece kişinin omuriliğine bağlanarak beynin kontrolünü elde etmek yalnızca bir yanılgıdır.
3. Star Wars: Droidler
Bu teknoloji günümüze en yakın teknolojilerden bir tanesi olabilir. Bu listede belki de örnekleri yaygın olarak görülebilecek tek teknolojidir ama bu gerçekler, Star Wars’taki droidlerin saçmalıktan ibaret olduğu gerçeğini değiştirmemektedir. Bu droidlerin uzuv ve eklemleri, karmaşık hareketleri yapabilecek bir şekilde tasarlanmamıştır. Bu savaş robotlarının gerçek bir savaş robotu olması için Skynet (Terminatör) filmindeki robotlar gibi tasarlanmaya ihtiyacı vardır.
YORUMLAR